2013’te Türkiye
Son derece kritik iki yýl: 2013-2014
Astrolojik göstergeler sadece 2013’te deðil önümüzdeki iki yýl boyunca Ortadoðu’daki geliþmeler açýsýndan bizi yakýndan etkileyen durumlara tanýk olacaðýmýzý gösteriyor. Gücümüz test edilecek. Bu iki yýl birbirlerine baðlý temalar getirmekte.
10 Mayýs’ta gerçekleþecek Güneþ tutulmasý Suriye’deki geliþmeler açýsýndan kritik. Bu bakýmdan Nisan-Mayýs süregelen gerilimlerin boþaldýðý yeni süreçler getirebilir.
Yakýn komþularýn durumu ve uluslararasý konular gündemdeki yerini koruyacaklar
Ocak-Þubat ve Temmuz-Aðustos dönemleri ekonomi yönetimi açýsýndan daha hareketli koþullar getiriyor. 28 Aðustos – 15 Ekim dönemi yine bütçe ve gelir-gider dengesinin hassaslaþabileceði bir dönem.
Ekonomik büyüme stres altýnda.
2013’ün ikinci yarýsýnda milli konulara özel bir vurgu var. Bu açýdan 14 Temmuz – 28 Aðustos oldukça hararetli bir dönem.
2013 Aðustos sonrasýnda baþkanlýk sistemine ait konular yeniden ivme kazanabilir
2013 sonbaharýnda, özellikle 7 Aralýk’tan sonra iç iþlerinde, vatana, iç güvenliðe,etnik koþullara, ve topraða ait konular bir sonraki yýlýn Mayýs ayýna kadar sýcak bir gündem yaratabilir
Ülkemizin 2013 yýlýndakileri temalarýný anlayabilmek için önce ilerletim haritasýna, daha sonra transitleri ve sonunda yýllýk profeksiyon ve güneþ dönüþü haritalarýna bakacaðýz. Ýlerletilmiþ haritada Ay 2012 Temmuz’undan bu yana Terazi burcunda ve 4. evde ilerliyor.

Ay bulunduðu alanda hassasiyetler, dalgalanmalar oluþturur ve bu gözle bakýldýðýnda yurtiçine ait konular, vataný, topraðý ve etnik konularý içine alan çerçevede (4. Ev konularý) denge, barýþ ya da uzlaþý alanýnda artan bir hassasiyet görüyoruz. Bu sürecin hemen, rahat biçimde tamamlandýðýný görmek zor zira Ay Þubat baþýnda yine bu evde olan Mars’la birleþiyor olacak. Ardýndan Haziran ayýnda Pluton’la kare açý yaptýktan sonra, Aðustos sonunda bu kez “yanan yol”a ilerleyecek. Tüm bu geliþmeler, ülkemizin sadece 2013 deðil, 2014’te de esas gündeminin iç dengeler, ülke güvenliði ve iç barýþý saðlamaya yönelik konularla meþgul olacaðýný anlatmakta. Ýlerletilmiþ Ay ancak 2014 Eylül’ünde Terazi’den Akrep’e geçmiþ olacak bu baþka bir dönemin koþullarýný anlatýyor olacak. 2013 yýlýnda Ocak-Þubat, Mayýs ve Haziran aylarýnýn ülke içi barýþ, Kürtlerle ilgili konularda daha kýrýlgan ve yorucu olabileceðini görmekteyiz. Benzer þekilde, minor ilerletimlere bakýldýðýnda 20 Nisan – 25 Haziran arasýnda, özellikle 8-12 Mayýs arasýnda benzer gerginlikler görülmekte.
Ýlerletilmiþ haritada dikkatimizi çeken bir diðer açý da, Venüs’ün, Balýk burcundaki güney ay düðümü ile birleþiyor olmasý. Bu birleþme 2013 ortalarýnda, Temmuz ayýnda iyice güçlenecek. Venüs, Boða ve Terazi’nin yöneticisi olarak barýþý, birleþtirici ögeleri, bir araya gelmeyi anlatan bir gezegen olarak güney ay düðümü ile birleþtiðinde, geçmiþten kaynaklanan konularýn, sýkýntýlarýn barýþ sürecine ve denge yaratmaya zorlu bir engel oluþturduðunu gösteriyor. En iyi durumda, bu açý geçmiþten kaynaklanan, hatta karmik engelleri aþmak için son derece bilinçli hareket edilmesi gerektiðini anlatmakta.
Ýlerletilmiþ haritanýnda diðer önemli noktalarýna baktýðýmýzda Güneþ’in Saka (Kova) burcunda ilerdiðini görüyoruz, nitekim bu geçiþi daha önceki yýllarda da açýklamýþtýk. Saka özgürlükleri, bireyselliði ve reformlarý anlatan bir burç ancak ülkemizin haritasýnda 8. Evde ilerlemesi bu süreçlerin krizler, yýrtýlmalar, huzursuzluk ve endiþeler de getirdiðini açýklamakta. Daha uzun vadede bakýldýðýnda 2015 yýlý baharýnda, (Nisan) gerçekleþecek olan konularýn Türkiye’nin yeniden yapýlanmasý alanýnda önemli baþka bir aþama olabileceði anlaþýlmakta. Bunu anlayabilmemiz için 2014 yýlýnda gündeme gelecek konularý da fark etmemiz gerekiyor.
Kuþkusuz, bu dönemdeki transitlere bakýldýðýnda, dikkatimizi çeken en önemli durum, Satürn’ün Ekim ayýndan bu yana Akrep burcuna ilerlemiþ olmasý. Nitekim Satürn’ün bu transiti 2015 yýlýna kadar sürecek sözünü ettiðimiz dönemi de içine almakta. Satürn sýnýrlayan, kontrol eden, gerçeklerle karþý karþýya getiren, inþa eden bir güçtür. Bu süreçte Satürn’ün ülkemizin haritasýnda Güneþ’in ve pek çok gezegenin olduðu burçta ilerliyor olmasý zorunlu bir yapýlanmaya, yeni bir inþa sürecine ve sýnýrlamalar altýnda yeniden güç kazanmaya da iþaret etmekte. Akrep güç sahibi olmak, kontrol etmek ve yeniden doðmakla yakýndan iliþkilidir. Böyle bir süreçte devletin yeniden yapýlmasý, anayasal konular güçlü bir deðiþim içerisinde ilerlemekte. Satürn’ün de ayný zamanda devleti, sistemi, hiyerarþiyi anlatan gezegen olduðu için bu dönemde devletin yeniden yapýlanmasý söz konusu. Belki de bu durum uzun zamandýr siyasetin gündeminde olan baþkanlýk sistemi ile yakýndan ilgili olabilir. Nitekim 2013-2014 yýllýk haritasýnda Koç burcunun yükselmesi ve Pluton’un da Oðlak burcunda haritanýn tepe noktasýnda olmasý ülkenin yönetimine iliþkin konulara, anayasal deðiþikliklere ve/veya baþkanlýk sistemi konulara aþinalýk göstermekte. Kuþkusuz böyle bir süreçte, yukarýda sözünü ettiðim iç dengeler, iç barýþ, Kürtlerin durumu baðlantýlý konular olarak görülmekte.
Benzer biçimde, Akrep güç sahibi olmak ve güç uygulamak anlamýna geldiði için, yine bu dönemde ülkemizin Ortadoðu’nun kaynayan koþullarýndan uzak duramayabileceðini ve kendi gücünü test edebileceðini söyleyebiliriz. Ortadoðu’da deðiþen dengeler özellikle 10 Mayýs 2013 tarihinde gerçekleþecek Güneþ tutulmasýna yakýn zamanlarda çok daha kritik bir aþamada olabilir.

Özellikle Suriye’deki durum ve iç savaþ bu dönemde yeni bir þekil alabilir ve bu durum kuþkusuz 2013’ün ikinci yarýsýnda da ülkemizin gündeminin uluslararasý alanda ve özellikle Ortadoðu ekseninde son derece hararetli ve stresli bir süreçten geçeceðini göstermekte. Ancak þunu vurgulayalým ki, sadece 2013 deðil, 2014’te de þiddet ve huzursuzluk yaratan faktörlerin Ortadoðu coðrafyasýnda hakim olacaðý anlaþýlmakta.

Ülkemizin astrolojik haritasýnda Akrep burcu, eðlenceyi, yaratýcý konularý, sahneye, sanata ve ayný zamanda gençlere, büyümeye hatta turizme ait konularý anlatan 5. evde yer aldýðý için tüm bu konularda daha engelleyici, sýnýrlayýcý ve stresli konularla daha fazla karþýlaþabiliriz. TV dizilerinden, Eurovision yarýþmasýna kadar içerisinde eðlence ve gevþeme olan konularda ve genel olarak medya içerisinde düzenlemelerin söz konusu olduðu söylenebilir. Ayný zamanda gençlerle ve dolayýsýyla öðrencilerle ilgili geliþmeler de ülke gündeminde daha dikkat çekici bir konu oluþturabilirler.
Ayrýca bu dönemde, genel olarak medyayý, üniversiteleri, uluslararasý konularý anlatan 9. Evde Balýk burcunda yer alan Neptün, özellikle yüksek eðitime ve YÖK’e iliþkin karmaþalarý, gazetecileri ve medyayý içine alan konulara ait belirsizlikleri de açýklamakta. Benzer þekilde uluslar arasý diplomasiyi ilgilendiren konularda belirsizlikler, kaygan koþullar ve yanýlgýlara açýk durumlarýn olduðunu görmekteyiz. Bu gözle bakýldýðýnda, ülkemizin dýþ politikasýnda ve diplomatik iliþkilerinde daha hassas ve kritik bir dönemden geçmekteyiz. Bu konularda önceden tasarlanmýþ varsayýmlarla hareket etmek hayal kýrýklýklarýna yol açabilir. Ayrýca yýl boyunca uluslararasý konularýn ve askeri geliþmelerin gündemde kalacaðý bir gündemimiz var.
Bu yýl 26 Haziran tarihinde Jüpiter’in ülkemizin yükselen burcu olan Yengeç’e ilerlemesi de ilginç geliþmeleri beraberinde getireceði görülmekte. Yengeç aileyi, geleneksel deðerleri, etnik ve milli unsurlarý anlatan bir burçtur. Yýlýn ikinci yarýsýnda Jüpiter’in Yengeç burcuna ilerlemesi ile birlikte milli konulara ait vurgularýn çok daha belirgin olacaðý bir döneme girmekteyiz. Bu geliþen hassasiyetler özellikle Ortadoðu’nun koþullarý ve ülkemizin milli bütünlüðünü hassas kýlan koþullardan, farklý etnik ve sosyal yapýlardan ve özellikle Güney Doða Anadolu bölgesinde yaþanan terör ve yýkýcý durumlardan kaynaklanabilir.
Ülkemizin bu süreçte, gerek yönetsel konularda gerekse dýþ iliþkilerini ve politikasýný ilgilendiren konularda daha soðukkanlý hareket etmesi gerekiyor. Yönetimi anlatan 10. Evde Koç burcunda ilerleyen Uranüs, hem ülke içindeki yönetimsel deðiþiklikleri ve reformlarý hem de dünyanýn önünde daha cesur, gözüpek ve sabýrsýz hareket edebileceðimizin bir göstergesi. Ancak bir yandan da dýþ iliþkileri, anlaþmazlýklarý ve açýk düþmanlýklarý anlatan 7. evde Oðlak’ta hareket eden Pluton 2008’den bu yana, özellikle Ortadoðu’ya yönelik konularda karþýt temalarla da karþýlaþtýðýný, gerek Irak ve Ýran, gerekse Ýsrail ve Suriye ile ilgili konularda sürtüþmeler yaþamaya baþladýðýný göstermekte. 2015 yýlýna kadar bu iki gücün sert bir açý içerisinde kalmalarý, sözünü ettiðimiz konularda dýþ iþlerini çok hareketli kýlan gündemlerin devam edeceðini ifade etmekte.

Türkiye’nin 2012-2013 yýllýk haritasýnda Yay burcu yükselmekte ve bu durumun bilindiði gibi 2012 yaz aylarýndan bu yana uluslararasý konularýn ülke gündemini çok daha fazla meþgul etmesi ile yakýndan iliþkili olduðu görülüyor. Yýllýk haritada sadece Yay burcu yükselmiyor ayný zamanda savaþ gezegeni Mars da Yay burcunda yer alýyor. Söz konusu bu durumun, en azýndan Mayýs-Haziran aylarýna kadar deðiþik safhalardan geçerek ülke gündemindeki yerini koruyacaðý görülmekte. Mayýs ayýnda gerçekleþecek olan Güneþ tutulmasý ise sözünü ettiðimiz bu kritik geliþmelerin kritik kýrýlma noktasý olarak görülebilir. Bu bakýmdan Suriye’deki rejimin yenilenmesi olayý ve bu olaylarýn getireceði hassas dengeler açýsýndan 20 Nisan sonrasý özellikle dikkat çekici bir dönem olarak görülmeli. Bu dönemde Güneþ ve Mars Boða burcuna geçecekler. Mars 30 Mayýs’a kadar Boða burcunda, ülkemizin Akrep burcundaki Güneþ’inin karþýsýnda kalacak. Diðer açýlardan da önümüzdeki aylara bakýldýðýnda, Ocak-Þubat ve Mayýs-Haziran aylarýnýn diplomasi ve iliþkiler açýsýndan en hassas dönemler olabileceði görülmekte.
Mayýs ayý söz konusu olduðunda 2013’ün ilk Güneþ tutulmasý da 10 Mayýs’ta, Boða burcunda gerçekleþecek. Bu tutulmanýn ülkemizin haritasýndaki Venüs’ün tam karþýsýnda gerçekleþtiðini görmekteyiz. Ayný zamanda güney ay düðümü tutulmasý olmasý ve ülkemizin gelecek beklentilerini, ümitlerini anlatan alanda yer almasý, gerek ekonomik, gerekse siyasi konularda gelecek yönünde daha dengesiz ve huzursuz koþullar yaratmakta. Güney ay düðümü yönündeki tutulmalar her zaman daha gergin ve huzursuz geçerler. Bu gözle bakýldýðýnda, Mayýs ayýnda Boða’nýn anlattýðý stabilite ve huzursuzluðun yerine bunu bozabilecek geliþmelerin gündeme gelmesi söz konusu olabilir. Daha dikkat çekici olaný, bu tutulma döneminde savaþ gezegeni Mars’ýn da Boða burcunda yer almasý ve güney ay düðümü ile birleþiyor olmasý ayrý bir stres göstergesi. Mars’ýn Boða burcunda olmasý topraða, güvene, istikrara ait konular çok huzursuz bir denge içerinde olabileceðini gösteriyor olabilir. Bu geliþmeler de ülkemizin huzurlu bir gelecek beklentisi önemli ölçüde sabote etmekte.
Tutulmalarý çok yakýndan takip etmeliyiz. Zira yýlýn ikinci Güneþ tutulmasýnda da (3 Kasým 2013) Mars bu kez hem tutulma yöneticisi olacak, hem de Baþak burcunda (ülkemizin sýnýrdaþ komþularýný gösteren 3. Evi) tutulma derecesi ile partil açý içerisinde yer alacak.
Bu noktada, Mayýs ayýndaki tutulmanýn dikkat çeken baþka bir yönünü daha gösterelim. Bu tutulma, Ankara için çýkartýldýðýnda, tutulma haritasýnda Boða burcunun 3. Evde (sýnýrdaþ komþular, yakýn çevre, iletiþim, medya) olduðunu, savaþ gezegeni Mars’ýn da bu alanda olduðunu görüyoruz. Ancak tutulmayý Suriye’nin baþkenti Þam’a göre çýkarýrsak, Koç burcu yükselmekte, Irak’ýn baþkenti Baðdat için de Koç yükseliyor. Böyle bir durum Mayýs ayýndaki tutulmanýn Ortadoðu’ya, hemen sýnýrýmýzdaki alana çok hýzlý deðiþimler ve yenilikler (Uranüs yükselen burçta) getirebileceðini anlatýyor. Bu gözle bakýldýðýnda, Suriye’deki rejimin geleceði 10 Mayýs’taki tutulma ile çok yakýndan baðlantýlý gözükmekte. Doðal olarak, ülkemiz de bu nedenle, Mayýs- Haziran aylarýnda son derece hýzlý ve kritik geliþmelerin yaþanacaðý olaylara tanýklýk ediyor olabilir.
Bu yýl uluslararasý konularýn Türkiye’nin gündeminde çok önemli bir yer tutacaðý anlaþýlýyor. Ancak bir yandan da Haziran ayýna kadar dýþsal faktörlerin çok daha aðýr bastýðý bir dönemdeyiz.
Þimdi 2012-2013 dönemini ilgilendiren ve ülkemiz gündemini 2013 yýlý Temmuz ayýna kadar oyalayan temalarý gösteren Güneþ dönüþü haritasý ve profeksiyonla daha yakýndan inceleyelim:
Ülkemiz bu yýl (2012-2013) 6. Ev Yay profeksiyonu içerisinde. Doðum haritasýnda Jüpiter ise 5. Evde Akrep burcunda. Bu durum halkýn oyuna, meclise, gençlere, eðlenceye, büyüme oranýna, turizme, sahneye, yaratýcý sanatlara ait konulara vurgu getirmekte. Ancak Jüpiter yöneticisi olduðu Yay burcuna göre 12. Evde kaldýðý için bu konular ayný zamanda önemli stresler altýnda kalabilir. Gençleri özellikle öðrencileri ilgilendiren geliþmeler (örnek olarak ODTÜ’de ve diðer üniversitelerdeki gösteriler), sanat ve eðlence dünyasý (örnek olarak bu yýl Eurovision yarýþmasýna katýlýnmamasý ve TV’de bazý dizilere karþý gösterilen tavýr), Meclis’teki týkanmalar, turizme yönelik olasý tehditler daha fazla gündeme geliyor.
Yýllýk haritada ise Yay burcu yükselirken, Jüpiter Ýkizler burcunda 7. Evde yer almakta. Bu durum elde olmayan ve gizli nedenler, sýkýntýlar yüzünden diplomaside, iliþkilerde ve anlaþmalarda, karþýtlýk içeren durumlarda zorlandýðýmýzý anlatmakta. Bu dönemde dýþsal nedenler çok aðýr basmakta. Haritada Jüpiter’in Mars’tan partil bir karþýt açý aldýðýný görüyoruz. Bu durum özellikle içerisinde savaþ temasý olan durumlarýn, gerginliklerin ülke gündemini son derece yorduðunu açýklamakta. Ayný Mars ayný zamanda 12. Ev’in de yöneticisi durumunda olduðu için elde olmayan, gizli kalan nedenler, terörist faaliyetler daha sýk gündeme gelmekte. Ayrýca Güneþ ve Satürn’ün de 12. Evde Akrep’te olmasý devlete ait konularýn bu gizli kalan ya da hapiste olanlarla diyaloðunu gösteriyor olabilir. Nitekim natal 5. Ev (meclis) 12. Evde yer almakta.
Bunlara ek olarak orduyu da açýklayan 6. Ev’in yükselen burçta olmasý yýl boyunca orduya ait konularý da gündemde tutmakta. Benzer þekilde, yýllýk haritada tepe noktasýnýn Terazi burcunda olmasý, topraktan, iç iþlerinden, etnik konulardan kaynaklanan konularýn ülkenin yönetimi ve hedefleri açýsýndan önemli bir durum gösterdiðini açýklamakta. Yýllýk haritada 5. Evde Koç’ta yer alan Ay ve Uranüs, mecliste gündeme gelen baþkaldýran, deðiþiklik yanlýsý tutumlarla, hassasiyet gösteren, savaþkan tutum içinde olan kesimleri de göstermekte. Haritada 4. Evde yer alan Neptün ve Balýk burcu, uluslararasý konularýn ülke gündeminde yarattýðý belirsizlikleri ve sürekli deðiþen dengeleri anlatmakta. Bu yýl ayný zamanda ülke açýsýndan gelir ve kaynak, destek yaratacak koþullarýn uluslar arasý konularla, yabancýlarla iliþkisi de görülmekte. Kredi ratinginin artýþýnda bunun önemi büyük ancak ekonomi ve gelirler söz konusu olduðunda bu alanda ciddi ve planlý düþünmek ve karþýlýklý anlaþmalara ve diplomatik iliþkilere son derece gerçekçi yaklaþmak da gerekiyor.
21 Aralýk – 20 Ocak arasýnda ülkemiz özellikle dýþ politikada, diplomaside ve genel olarak iliþkilerinde daha hassas bir dönemde ilerliyor. Ortadoðu’dan, Suriye ve Irak’tan kaynaklanan konular daha dikkatli ve önlemci politikalar gerektirmekte. Bu arada 26 Aralýk sonrasýnda ve özellikle 29’u ile birlikte, ekonomiyi, borç ve finansman konularýný ilgilendiren alanlara daha büyük bir odaklanma olabilir. Benzer þekilde, genel olarak ekonominin durumu ve gelecek beklentiler 20 Ocak – 19 Þubat arasýnda da gündemde kalmaya devam edecek.
20 Ocak – 19 Þubat arasýnda özellikle sýnýrdaþ komþularý, Suriye’deki ve genel olarak Ortadoðu’daki durumlarý ilgilendiren alanlarda daha fazla stres, endiþe ve krizler var. Ocak sonu, Þubat baþýnda, yurtiçinde güvenliði ilgilendiren konulara, terör içerebilecek durumlara karþý daha uyanýk olunmalý. 29 Ocak sonrasýnda ve Þubat ayý boyunca uluslararasý konularýn getirdiði karmaþalar, belirsizlikler, bu yöndeki çabalar dikkat çekmekte. Benzer þekilde bu dönemde üniversitelere, YÖK’e ve medyaya, basýna ait konularýn da gündemde önemli yerleri olabilir.
19 Þubat – 20 Mart arasýnda uluslararasý konulardan doðan geliþmeler ülkemiz güvenliðini, topraða ve iç iþlerine ait konularý yakýndan ilgilendirmekte. 1 Mart’tan itibaren hükümeti ve yönetimi ilgilendiren konularda çok hareketli bir döneme girilmekte. Bu dönemde, ülkemiz daha mücadeleci, atak ve giriþken bir tutum ortaya koyabilir. 20 Mart’a kadar olan dönemde bir yanda yurtiçini, güvenlik konularýný ilgilendiren geliþmeler, bir yandan etnik sýkýntýlardan kaynaklanan yönetsel konular giriþimler, hükümeti ilgilendiren adýmlar dikkat çekmekte.
20 Mart – 20 Nisan arasýnda hem meclisi hem de hükümeti ön planda tutan koþullar görmekteyiz. Bu dönemde ülkemiz kendi gücünü ortaya koyma yönünde son derece kararlý gözükmekte. Nitekim 12 Mart sonrasýnda ve özellikle 21-28 Mart günleri çevresinde askeri konularýn, orduyu ve savunmayý anlatan geliþmeler gündemi daha fazla iþgal edeceði görülmekte. Benzer þekilde, bu dönemde gençleri, çocuklarý daha yakýndan ilgilendiren gündemler, toplumu heyecanlandýran konular, sanata, gösteri dünyasýna, sahnelere ait durumlar dikkat çekici olabilir. 29 Mart sonrasýnda ayný zamanda ekonomi alanýndaki beklentilerin, hassasiyetlerin öne çýktýðý bir dönemde olacaðýz.
20 Nisan – 21 Mayýs dönemi son derece önemli geliþmelerin yan yana geldiði bir dönem olacaða benziyor. Bu dönemde, ülkemizi uzun süredir sürekli meþgul eden durumlarýn bir tepe noktasý yaparak sonuçlanmasý söz konusu olabilir. Bu durum Suriye’deki rejime ve Ortadoðu’daki diðer geliþmelere ait de olabilir. Nitekim bu dönemde 10 Mayýs’ta gerçekleþecek olan Güneþ tutulmasý da benzer koþullara iþaret ediyor. Ayrýca savaþ gezegeni Mars’ýn da konumu bu dönemde gerek ekonomik, gerek siyasi ve dýþ politikadaki gündemlerin oldukça kritik olabileceðine iþaret etmekte. Bir yandan topraða, güvenliðe ve teröre ait konular, gizli faaliyetler, diðer yandan da ekonomik beklentileri etkileyen geliþmeler söz konusu. Mars’ýn konumu karþýtlýklarýn, düþmanlýklarýn da gündeme olabileceðini anlatýyor. 25 Nisan – 2 Mayýs günleri arasýnda sözünü ettiðimiz gerginliklerin daha dikkat çekici olabileceði görülmekte. Yine bu dönemde ekonomiye, endüstriye, bankacýlýða ve istihdama yönelik konularýn, beklentilerin yeni deðerlendirmeleri gerekli kýlabileceði söylenebilir.
21 Mayýs – 21 Haziran arasýnda da ülke gündemini çok yakýndan etkileyen geliþmeler var. Bu yeni geliþmeler hem dýþ iþlerini ve diplomasiyi hem de halký ve güvenliðini ilgilendiren konularý içerisine almakta. Bu dönemde kontrol edilmesi zor olan gizli ve terörist faaliyetler huzursuz bir atmosfer oluþturmakta. Elde olmayan nedenler dýþ iliþkileri ve anlaþmalarý zora sokabilir. 29 Mayýs sonrasýnda halký yakýndan ilgilendiren geliþmeler mümkün. Bu yeni dönemde, ülkemizin çevresinde geliþen ve dýþ politikasýný þekillendiren olaylara yaklaþýmýnda deðiþikliklere gidebileceðini söyleyebiliriz. Nitekim bu geliþmeler daha sonraki aylarda, özellikle Eylül-Ekim sürecinde yeni boyutlar kazanabilir. Ayrýca 31 Mayýs – 13 Temmuz tarihleri arasýnda sözünü ettiðimiz gizli ve yýkýcý faaliyetlerin ülkenin huzurunu daha fazla zorlayabileceði görülmekte.
21 Haziran – 23 Temmuz döneminde gerek ekonomiyi, gelirleri, paranýn durumunu gerekse ülke güvenliðini ilgilendiren konularýn dikkat çektiði görülmekte. Bu dönemde milliyetçi akýmlarýn getirdiði geliþmeler,içgüvenliðe ve genel olarak halkýn durumuna ait konular ön planda kalmakta. Ayrýca 29 Haziran sonrasýnda ekonominin ve gelirlerin genel durumu, piyasalardaki beklentiler açýsýndan önemli bir yer tutmakta. 14 Temmuz’dan itibaren Mars’ýn ülkemizin yükselen burcu üzerine gelmesi bu dönemde gerek iç güvenlik gerekse askeri konular açýsýndan hayli kritik bir dönemde olabileceðimizi göstermekte. Bir yanda milliyetçi temalarýn artmasý bir yandan da savaþ gezegeni Mars’ýn durumu oldukça sýcak bir gündeme dikkat çekmekte.
23 Temmuz – 23 Aðustos arasýnda bu kez ülkemiz gündeminin deðiþmeye baþladýðýný, içerisinde ekonominin ve paranýn durumunun önemli olduðu konularýn önem kazandýðýný görmekteyiz. Ayný zamanda bu dönemde uluslararasý konular dahilinde yeni giriþimler, anlaþmalar da söz konusu olabilir. Yakýn komþular ve Ortadoðu hala gündemde kalmakla birlikte, ülkemiz açýsýndan kendine güven ve kararlýlýk gösteren koþullar var. Ancak ekonomi alanýndaki hassasiyetler 28 Aðustos – 14 Ekim arasýnda daha kritik bir süreçte ilerlemeye baþlayabilir.
23 Aðustos – 23 Eylül arasýnda, özellikle de 29 Aðustos sonrasýnda topraða, iç iþlerine, vatana ait konularýn ülke gündeminde önemli yerleri var. Bu dönemde ülkemizin Ortadoðu’daki geliþmeler çerçevesinde takýndýðý tutum daha mücadeleci ve giriþken. Nitekim Temmuz sonundan itibaren meydana çýkmaya baþlayan yeni koþullar ülke gündemini yenilemekte. Anlaþmalar, dýþ politikadaki tutumlar ve karþýtlýklar açýsýndan kritik bir süreçte olacaðýz. Genel olarak bu dönem ülke yönetimi açýsýndan önemli yenilikler, kararlar, deðiþiklikler getirmekte.
23 Eylül – 23 Ekim arasýnda da benzer þekilde, iç iþlerine, topraða ait konular, içerisinde meclisin tutumunun önemli olduðu geliþmeler yer alýyor. Ortaya çýkan yeni koþullar içerisinde gerek topraðý, vataný, gerekse hükümeti ve yönetimi ilgilendiren konularýn baþý çektiði görülmekte. Bu dönemde ayný zamanda baþkanlýk sistemine ait konular gündemin önemli bir parçasý olabilir. Temmuz sonundan itibaren geliþmekte olan koþullarýn gerek askeri, gerekse içiþlerine ait konularda yeni durumlar meydana getirdiðini görebiliriz. Bu süreçte özellikle 15 Ekim- 7 Aralýk arasýnda komþularý gösteren alan yer alacak olan savaþ gezegeninin getirebileceði stresli koþullarý fark etmek gerekiyor. Benzer þekilde, ülkemizin 2013-2014 yýllýk haritasýnda Koç burcu yükseliyor. Bu burç askeri konular, müdahalede bulunmak ve liderlik etmekle ilgili konularý ilgilendirir. Bu bakýmdan Eylül-Ekim geçiþinde meclisi ve liderleri hassas kararlarýn beklediðini söyleyebiliriz.
2013’ün ikinci yarýsýnda karþýmýza çýkabilecek temalar:
Ülkemiz Temmuz ayýnýn sonu ve Aðustos baþý ile birlikte, siyasi açýdan son derece hassas dengelerin oluþtuðu bir döneme girmekte.

2013-2014 döneminde diplomasi, siyaset, karþýtlýklarýn ve muhalefetin oluþturduðu koþullar, benzer þekilde ülkemizin dýþ politikasýnda özellikle Ortadoðu kaynaklý konularýn getirebileceði karþýtlýklarýn ya da düþmanlýklarýn ülke yönetimini çok güçlü þekilde etkileyebileceðini görmekteyiz.
2013-2014 profeksiyonunun Oðlak/ 7. Ev olmasý diplomatik konularýn, siyasi iliþkilerin dýþ politikada önemli bir yeri olacaðýný ve bu durumun özellikle iç iþlerimizden, topraktan, etnik konulardan ve belki de Kürtleri de ilgilendiren geliþmelerden kaynaklanabileceði görülmekte. Ýlerletilmiþ haritada Ay’ýn da bu alanda ilerlediði göz önüne alýnýrsa, ve özellikle 2013 Aðustos sonrasýnda “yanan yol”a gireceði görülürse, iç iþlerinde çok büyük hassasiyet ve topraða iliþkin konularda stres söz konusu olabileceði fark edilmekte. Natal haritada Satürn’ün Terazi burcunda olmasý bu konularýn yeni yasa yapýmý ve anayasa süreci ile de yakýndan iliþkili olabileceði görülmekte. 4. Ev ayný zamanda muhalefetle de yakýnda iliþkili olduðu için, bu süreçte muhaliflerin alacaklarý tutum özellikle önemli ve belirleyici olabilir.
2013-2014 yýllýk haritasýnda ise Koç burcunun yükselecek olmasý ve içerisindeki Uranüs, yýlýn ikinci yarýsýnda liderleri, baþkanlýðý ilgilendiren konularýn dikkat çekici þekilde gündeme oturabileceðini açýklamakta. Oðlak burcunun 10. Evde yer almasý ve içerisindeki Pluton da, devlet ve yönetime ait konularda köklü deðiþiklikler, mücadele, yenilenme temalarýný gündeme getirmekte. Hükümetin alacaðý tavrýn arkasýnda, sözünü ettiðimiz dýþ iþlerinin ve dýþ iþlerinde yaþanan karþýt durumlarýn ve olasý ciddi anlaþmalarýn payýnýn çok önemli olacaðý görülmekte. Benzer þekilde, Satürn’ün yýllýk haritada 8. Evde Akrep’te yer almasý içerisinde meclisin olduðu konularda krizlerin, streslerin, dönüþüm içeren temalarýn olduðunu göstermekte. Devlete, meclise iliþkin konularda yoðunlaþan bir yenilenme temasý görmekteyiz.
2013-2014 yýllýk haritasýnda yükselen yöneticisi Mars Baþak burcunda ve 6. Evde yer almakta. Bu durum ülkemiz gündeminde sýnýrdaþ komþulardan (muhtemelen Ortadoðu) kaynaklanan konularýn gündemi yine ciddi biçimde iþgal edeceðini anlatýyor. Hem Mars hem de 6. Ev ordu ile yakýndan iliþkli ve ayný zamanda Güneþ’le de açý içerisinde olduðu için, ordunun dikkat çekici bir konumda olduðu gözükmekte. Ancak ordu özellikle dýþsal nedenlerden, uluslararasý konulardan kaynaklanan nedenler yüzünden karmaþa içine girebilir ya da elde olmayan, gizli nedenler yüzünden önemli belirsizlikler yaþayabilir. Mars’ýn Pluton’la açýsý da içerisinde ordu olan temalarýn yönetime iliþkin süreçlerle yakýndan alakalý olduðunu anlatmakta.
Kuþkusuz bu süreçlerin 2013 ile sýnýrlý kalmayacaðý ve 2014 yýlýnýn ilk yarýsýnda da gündemde kalabileceði görülmekte. Nitekim Mars 7 Aralýk günü 2014’te geri gideceði Terazi burcuna (ülkemizin topraðý, vataný ve iç iþlerini anlatan evi) gireceði görülmekte. Bu nedenle Aralýk ayýnda, özellikle 7’si civarýnda baþlayacak, belirgin hale gelecek gündemlere çok dikkatle bakmalýyýz. Bu konular, 2014 yýlýnda özellikle Mart- Mayýs aylarý arasýnda bizi oldukça meþgul edebilecek Mars’la ilgili durumlara iþaret etmekte.
Benzer þekilde, yýllýk haritada Terazi burcunun 7. Evde olmasý yine ayný temalara, iç iþlerinden, topraktan ve ülke güvenliðinden kaynaklanan koþullarýn dýþ iliþkiler ve diplomasi açýsýndan ne derece önemli olduðunu açýklamakta. Yýllýk haritada komþularý açýklayan 3. Evde yer alan Ýkizler burcu komþularla ilgili elde olmayan, gizli nedenlerin ikilik yaratan huzursuzluðuna iþaret etmekte.
23 Ekim – 23 Kasým arasý dýþ iþleri, diplomatik geliþmeler ve ülkemizin özellikle Ortadoðu’daki geliþmelere paralel olarak aldýðý tutumlar açýsýndan kritik bir süreç oluþturmakta. Ülke yönetimi açýsýndan kriz yaratan konular, stresler söz konusu olabilir. Ayný zamanda gençleri ilgilendiren bir gündem de söz konusu. Yine bu dönemde yönetsel konular, meclisi, hükümeti konu edinen geliþmeler dikkat çekici olabilir. Bu yeni sürecin 2013 Aralýk – 2014 Ocak arasýnda önemli sonuçlarý olabileceðini görebiliriz. Bu sonuçlar doðrudan anlaþmalarý, iliþkileri, düþmanlýklarý da gündemde tutacaða benziyor.
23 Kasým – 21 Aralýk döneminde içerisinde ordunun söz konusu olabileceði ve uluslararasý baðlamda geliþen durumlarýn dikkat çekebileceði geliþmeler var. Ayrýca bu dönemde uluslararasý temalar ekonomiye ve finans piyasalarýna iliþkin konularý da dikkat çekici kýlýyor. Ancak bir ölçüde kritik ve iliþkilere, anlaþmalara dayalý konular gündemde yer almakta. 7 Aralýk’ta Mars’ýn Terazi burcuna ilerlemesi 2014 yýlýnýn ilk yarýsýna kadar sürecek yenikoþullarýn baþladýðýný anlatýyor.
21 Aralýk – 20 Ocak 2014 süreci her açýdan dikkat çekici ve önemli olaylarý gündeme getirebilir. Bu dönemde yönetime, hükümete ait giriþimler yanýnda iç iþlerini ilgilendiren vurgular da söz konusu. Her bakýmdan olaylý bir dönemin içerisindeyiz. Dýþ politika, yönetim ve iç iþlerine, topraða ait konular iç içe geçmiþ durumda. Baþkanlýk sistemi gibi yönetsel gündemler, dýþ dengeleri içerisine alan olaylar ve yenilenme getiren koþullar var. Sözünü ettiðimiz bu yeni durumlarýn 2014’ün Mart-Nisan aylarýnda daha belirgin bir görünüm kazanabileceðini söyleyebiliriz.
R. Hakan Kýrkoðlu
Bu yazýnýn kullaným haklarý saklýdýr ve hiç bir þekilde izin alýnmaksýzýn baþka bir medya ortamýnda kullanýlamaz.
Bu yazý 5 Ocak 2013 tarihinde tamamlandý.