Ruhun Sonsuz Yolculuğu


                    
Ezoterik işaretler içinde kendi kuyruğunu yiyen yılan Uroborus, sonsuzluğa ve dünyanın ruhuna işaret eder.

Sunan R. Hakan Kırkoğlu

Tüm doğal sistemler ve düzenler dengeye, uyuma ve bütünlüğe kavuşmak isterler. Eğer enerjinin kaybolmadığını varsayıyorsak, bilinçli ya da bilinçsiz giriştiğimiz eylemler, "her etki kendi tepkisini doğurur" ilkesi ile, sonunda yeni bir gelecek evren zinciri oluşturur. Kuşkusuz, ikilik düzeyinde, başka bir deyişle dualite dünyasında (yaşadığımız fizik dünya)  karma,  kendi tanımı gereği sürekliliğini devam ettirir. Zira karma enerjisini doğrudan karşıtlıklardan alır. Karmanın kendisi de bir dualite olamaz mı ? Yazgı olmadan özgür iradeyi tanımlayabilir miyiz ? Işık olmadan karanlık olabilir mi ?

Kendi kuyruğunu yiyen mitolojik yaratık Uroborus gibi,  haritamızdaki büyük döngü içinde, aslında zamanı yok edebilir, bizi meşgul eden dinamiklerin fotoğrafını çekebiliriz. Zira karma yine etki-tepki ilkesi gereği zamana dayalı bir “algılama” olabilir. Belki de yapabileceğimiz tek şey, gezegenlerin sonsuz döngüsü içinde bizi dualiteye, maddi dünyaya hapseden temaları yorumlamaktır.

Bu seminerde astrolojik haritamızda “bize görünen”, algıladığımız etki-tepki dinamiklerini ele alacağız. Kuşkusuz bireysel gibi gözüken karmalar aynı zamanda kollektif karmalar, örneğin bir ülkenin dünya içindeki etki-tepkisi şeklinde de görülebilir. Her kuşak kendi sosyal karmasına da duyarlıdır. Tıpkı Uranüs’ü Başak burcunda olanların bulunduğumuz dönemde yoğunlaşan ekolojik sorunlarla yüzleşmesi gereği gibi.

Seminer boyunca bireysel karmadan, hiyerarşik olarak daha üst karmalara ya da etki-tepki yaratan dinamiklere bakacağız. Tüm haritamız bu etki-tepkinin, karmanın kendisi olduğu için, aslında, önce bizi bu dünyaya mıhlayan Satürn gezegeninden başlayacağız. Satürn konumu, açıları hatta derecesi ile bizi sınırlayan gerçeğimizi sürekli bize hatırlatır.

Kanımca, Satürn karmanın ne kadar yöneticisi ise, Uranüs, yeniden öze dönüşün cesaretini anlatan gezegendir. Uranüs evrensel enerjilere açılan gezegenlerin ilki olarak karma çözücü  ve simya yaratıcı katalizör olabilir.  Kuşkusuz, içinde bulunduğumuz Satürn-Uranüs karşıtlığı içinde, bizi bağlayan ve bir yandan da özgür kılan temaları ele alacağız.

Kişisel haritamızda doğumumuzdan bir önce gerçekleşen yeniay (zysygy) ve dolunay (prevention) daha öznel, ruhun kökenine ilişkin bilgiler verir ve doğum anımızda isabetlenen yükselen burç derecesi ile bu nokta, her şeyin kökeni noktasına (Radix Vitae, Pars Hyleg) dönüşür. Seminerde, hem ruhun yönünü işaretleyen hem de bu hayatta nasıl kullanabileceğimizi anlatan bu noktalara da bakacağız. Bu noktanın ruh noktası ile ilişkisini ele alacağız.

Güneş ve Ay’ın ilişkisi beraberinde Ay düğümlerini de devreye sokar. Haritamızda Ay düğümleri tek başına karmayı açıklamasa bile, arka fonda ruhu itekleyen etki-tepki ilkesine rehberlik ederler. Ay düğümlerinin ev ve burç konumlarına, diğer gezegenlerle ve noktalarla ( Syzygy/Prevention, Pars Hyleg) yaptığı temel açılara bakabiliriz.

Karmaya ait temaları netleştirmek için, astrolojik haritamızın en hassas alanlarına, 4., 8. ve 12. evlerine bakabiliriz. 4. ev ruhun mirasını, geçmişin etkilerini, aileden gelen ruhsal mirası anlatırken, 8. ev birebir ilişkilerde bizi bağlayan etki-tepkileri ortaya koyar. 12. evde ise en belirsiz olan kollektif karmaya açılırız.

Bu seminerde astrolojik haritamızın bütününe bakarken, spesifik koşulları aydınlatmaya çalışacağız.

Katılım için: Lütfen e-postanızın konu kısmına KARMA yazarak, adınız, soyadınızla birlikte, doğum bilgilerinizi (gün.ay. yıl, saat ve yer) iletiniz. E-posta için tıklayınız

Katılım ücreti: 85 YTL

Seminer tarihi: 13 Aralık Cumartesi günü, saat 10:00-17:30  (1.5 saat öğle arası)
Yer: The Plaza Hotel, (Barbaros Bulvarı) Discovery salonu