2017'de Türkiye (Extra Versiyon)
Paylaş » 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını FaceBook'ta paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Twitter'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Google'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Delicious'ta paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Digg'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını MySpace'de paylaş
 

2017’de Türkiye

R. Hakan Kırkoğlu

Dört aylık dönemlere göre 2016-2017

29 Ekim – 28 Şubat arasında
Bu dönemde oldukça şanssız koşullar, gizli ve yıpratıcı durumlar, bitişler ve kapanışlar dikkat çekmekte. Gizli düşmanlıklar ve yıpratıcı koşullar dikkat çekmekte. En iyi hali ile bir bekleme ve hazırlık dönemi gibi görülebilir. Hukuki konuların, uluslararası gelişmelerin ve diplomasinin önemli konular olarak gündemde yer aldığı anlaşılmakta. Devleti ilgilendiren konularda gizli görüşme ve konuşmalar, fazla hayalgücü ve kontrolsüzlükler söz konusu. Bu dönemin kendi içinde Aralık sonu ve Ocak başının daha çetin ve zorlu olabileceğini söyleyebiliriz.

28 Şubat – 29 Haziran arasında
Bu dönemde ekonomiyi ve TL’nin durumunu ilgilendiren konularda teyakkuz, mücadele ve gerçekçi olma gereği var. Daha hızlı ilerleme ve mücadele içinde olma vurgulanıyor. Kaynaklar, ekonomik büyümeyi ilgilendiren koşullar zorlanıyor olabilir. Aynı zamanda zor ve sıkı şartlar altında daha mücadeleci bir tavır söz konusu. Halkın oyunu ve seçimleri ilgilendiren konularda canlanma ve yenilik isteği görülebilir. Hukuki ve anayasaya ait gelişmelerin, diplomatik konuların ve uluslararası gündemin yine ön planda olduğu görülmekte. Bu dönemde, Mart yine yorucu koşullara işaret ederken, Nisan sonu ve Mayıs daha cesur başlangıçlara ve yeniliklere işaret etmekte. Ancak Haziran boyunca dışsal etkiler daha ağır basarken, önemli sonuçlar, değerlendirmeler söz konusu.

29 Haziran – 29 Ekim arasında
Bu dönemde büyük hareket, değişkenlik, kayganlık, beklenmedik olaylar ve kimi zaman net olmayan durumlar dikkat çekiyor. Şartların istikrarsız ve sürekli değişkenlik gösterdiği bir dönemdeyiz. Aynı zamanda genel şartlar kısıtlamalara, ciddi olma gereğine ve planlı davranmaya dikkat çekmekte. Mücadele ve konsantrasyon gereği var. Toplumda, ekonomiyi ve keyifleri içine alan konularda genel bir sıkışıklık, kriz ve hoşnutsuzluk teması hakim. Aynı zamanda bu dönemde komşularla ilişkilerde hareketli bir değişkenlik, bulanıklık da olabilir. Yönetsel konularda kısıtlamalar ve halkın önünde de zorlayıcı ve yaralayıcı durumlar varsa da bazı imkanların değerlendirilmesi ve eyleme geçilmesi söz konusu. Benzer şekilde, medyaya ilgilendiren alanda da dalgalanmalar, belirsizlikler mümkün. Bu dönemde ekonomik kaynakların kullanımında ve savaşa, mücadele yönelik konularda yenilikler söz konusu. Bu dönemin içinde Temmuz iç işleri, yurt ve toprak güvenliği ile ilgili hassasiyetlere işaret etmekte. Ağustos sonu ve Eylül aylarında sıkışıklar ve dışsal koşulların arttığı bir dönem olabilir. 2017 Ekim civarında dalgalı, karışık, dengesiz durumlar var. 

2017'nin koşulları

Bu çalışmanın ilk bölümünde 29 Ekim 2016’dan devraldığımız konuları, daha sonra ise yılın ikinci yarısında Temmuz sonunda ortaya çıkmasını beklediğimiz temaları ele alacağım. Ülkemiz bu yıl (2916-2017 dönemi) 10. Ev Koç burcu temalarını yaşıyor. Bu görünüm ülkemizin dünyada daha fazla ortaya çıktığı, cesaret gösterdiği, mücadele içinde olduğu durumları vurgulamakta. Koç tek başına hareket etmek ve hayatta kalmak mücadelesi ile ilgilidir. Aynı zamanda bu burç liderlik, yöneticilik ve başkanlıkla ilgili konuları da simgeler. Bu koşulların ülke yönetimine ait yenilikleri, başlangıçları ortaya koyacağını söyleyebiliriz.

2016-2017 döneminin son derece yorucu ve çetin geçtiğini görüyoruz. Burcun yöneticisi Mars malefik yönüyle mücadeleyi, savaşa ait konuları anlatır. Bu gezegen ülkemizin haritasında da düşük olduğu Terazi burcunda ve ülke güvenliğini ve iç işlerini anlatan 4. Evde yer aldığı için, vatana ve toprağa, ülkeye ait konularda kavga, huzursuzluk, çatışma ve düşmanlıklar yaşanmakta. Bu dönemde kısıtlamalar, engeller, şanssızlıklar ve ölüm, yeniden doğum temaları da vurgulanmakta. İyicil gezegenlerden (Venüs ve Jüpiter) yardım göremiyoruz. Yıllık temalara Ay’ın gözünden baktığımızda da uluslararası konuları, bu alanda dalgalanmalar, kararsızlıklar ve belirsizlikler görmekteyiz.

2016-2017 Güneş dönüşü haritasında (Yıllık harita) ise Yay burcu yükselirken, Koç 5. Evde görülmekte. Bu ev gençlere ait konuları, halkın tercihlerini, risk almayı ve kendini sahneye koymayı anlatır. Dolayısıyla bu yıl liderlik, cesaret, halkın tercihleri, ani değişiklikler bir arada görülmekte. Yıl yöneticisi Mars’ın yüceldiği Oğlak burcunda yer alması savaş ve mücadele gerektiren konularda büyük bir aktivite ve kararlılık yaşandığını anlatıyor. Ekonomi, paranın değeri ve tasarruflarla ilgili konularda mücadele, hayatta kalma savaşı yaşanıyor, kuşkusuz bu durum ekonomik durumun iyi ve dengeli olmadığını da göstermekte.

Yıllık haritada Yay burcunun (natal 6.ev) yükselmesi bu dönemde uluslararası konuların, yabancılarla ilişkilerin, ideolojik, din ve inançlarla ilgili konuların öne çıktığını anlatmakta. 6. Ev ise devlete hizmet verenleri, memurları, orduyu anlattığı için bu dönemde benzer alanlarda pek çok gelişmenin gündemde olduğunu görüyoruz. Yükselen burçta yer alan Satürn halkın içinde bulunduğu sınırlamaları, yükleri ve engelleri açıklamakta. (OHAL). Satürn aynı zamanda ekonomik koşulların, sınırdaş komşular ve basınla, gazetecilerle ilgili  konuların da halk üzerinde kısıtlayıcı taraflarının olduğunu anlatıyor. Bu dönemde, devlete ait gelişmeler halkın gündeminde en ön sırada yer almakta. Yükselen burçta yer alan Venüs, barış, huzur ve denge isteğini göstermekte, kadınlarla ilgili konuları da gündeme taşımakta ancak bu durum Satürn tarafında (kısıtlamalar) daha çok bir sorun olarak gündemde yer almakta. 11. Evde MC ile birlikte olması Terazi’nin olması ve içerisindeki Ay, yanındaki Jüpiter’le birlikte, halkın denge, uyum, adalet konularına yöneldiğini, politikada, partilerde, sosyal örgütler içinde bu hassasiyetlerin önem kazandığını ancak Ay’ın balsamik aşamada olması bu sürecin kolay ilerlemeyebileceğini, bazı kapanış ve tamamlanmaların olması gerektiğini göstermekte. Ay’ın Jüpiter’e doğru gitmesi gerek hukuki düzenlemelerin, gerekse uluslararası bağlamın bu süreçte etkin olduğunu açıklamakta.

Benzer şekilde tepe noktasının Terazi burcunda olması ülke yönetiminde diplomasi ve denge içeren konuların ağır bastığını, siyaset ve diplomatik kanalların öne çıktığını, bu koşulların iç siyaset ve toprağa, vatana ait konulardan doğrudan etkilendiğini ifade etmekte. Ay’ın ışığının iyice küçülüyor olması ve 8. Evdeki Yengeç ülkenin güvenlik konuların büyük güvensizlik ve korkular, endişeler, krizler içinde olduğunu anlatıyor.

Bu yıl ülkemizin kısmetinde gizli ve yıpratıcı konuların dikkat çekici bir yanı olduğu görülmekte. Gizli ve yıpratıcı düşmanlıklar yöneticileri, hükümeti yakından ilgilendirmekte. Gazetecilerin ve basının, haberleşmenin de büyük bir sıkıntı ve elde olmayan nedenlerle hapis içinde olduğunu görüyoruz.

İçişlerini, toprağı ve vatanın güvenini anlatan 4. Evde Balık ve Neptün bu alanlarda büyük belirsizlik ve karmaşaya, elde olmayan koşullara, yanıltıcı olabilecek koşullara işaret etmekte.

Daha detaylı bakıldığında, bu yıl
Ekonomiyi, TL’nin değerini, kaynakları anlatan konularda istikrar, güven ve huzur arayışı var ve bu durum çalışanlar, emekçiler ve devlet memurlar çok önem arzediyor.

Yakın ve sınırdaş komşular, medya, haberleşme, gazeteciler, eğitim ve ulaşım alanlarında çok hareket, çift durumlar ve değişkenlik söz konusu ancak bu durum karşıtlıklar, muhalefet içerirken, sıkıntı ve gizli kalan koşullar yansıtıyor.

Ülke güvenliğini, toprağı ve iç işlerini içeren konularda büyük hassasiyet, kırılganlıklar ve endişeler söz konusu ve bu yıl bu konular krizlere, korkulara işaret ederken gelecek beklenti ve ümitlerimizde önemli bir yer tutuyor.

Gençleri, yaratıcılığı, sahneyi, sanatçıları, eğlenceyi, doğurganlığı ve aynı zamanda halkın tercihlerini gösteren konularda dışadönüklük, kendine güven ve liderlik temaları vurgulanırken, bu koşullar yıl içinde uluslararası alanda, medya içinde önemli yer buluyor ancak bazı kısıtlayıcı ve gizli kalan durumlarla, şanssızlık ve kayıplarla sonuçlanıyor.

Çalışan kesimleri, devlet memurlarını, doktorları, emekçileri ve orduyu da içine alan kısımda çok çalışma, endişeler, huzursuzluklar var ve bu konular ülke yönetiminde önemli yer tutarken, elde olmayan sıkıntılar ve kayıplarla karşılaşıyor.

Anlaşmaları, görüşmeleri ve açık düşmanlıkları anlatan alanlarda denge ve diplomasi, pazarlıklar önemli bir yer tutarken, bu konular ülke geleceğinde ve partiler, gruplar ve siyaset alanında önemli bir yer tutuyor ve halk tarafından da büyük önem taşıyor.

Finansal konular, bankalar, borçlar ve yatırımlarla ilgili konularda korkular, endişeler, kriz çıkaran durumlar var ve bu koşullar paranın değerini, birikim ve stokları yakından etkiliyor.

Uluslararası ilişkileri, yabancılarla ilişkili konuları, üniversiteleri, akademik hayatı ve medyayı, dini inançları ilgilendiren konularda büyük hareketlilik, yabancılarla ilişkiler, heves ve sınırları aşma isteği var. Bu koşullar ülkenin geleceği ve sosyal örgütler, siyaset açısından önemli görülüyor.

Ülke yönetimini, hükümeti, yöneticileri, başbakanı ve bakanları ilgilendiren alanda ve ülkemizin dünyadaki durumu ile ilgili alanlarda kısıtlayıcı durumlar, büyü yükleri, planlama zorunluğu, ciddiyet, önlem ve gerçekçi olma gereği görülürken, bu konular ekonomide ve paranın değeri konusunda önemli sonuçlar getiriyor ve halk tarafından çok önemli görülüyor.

Ülkenin gelecek beklentileri, siyasi grupları ve partileri, sosyal örgütleri, toplumsal konuları içine alan konularda yenilik isteği, gelecek yönünde plan yapma, demokratik unsurlar dikkat çekiyor. Bu durum medyada, iletişim hayatında, sosyal alanda ve sınır komşularla ilgili konularda önemli bir yer tutarken, halk tarafından da çok önemseniyor.

Gizli düşmanları, gizli kalan şeyleri, teröristleri, elde olmayan kontrol dışı olayları ya da toplumda tecrit edilmiş şahısları anlatan konularda belirsizlikler, karmaşa ve dağınık koşullar var ve bu durum ülke güvenliği, toprağa ve güvene ait koşullar için büyük önem taşıyor ve gelecek beklentilerimizi yakından etkiliyor.

Yılın ikinci yarısında gündeme gelecek olan durumlar
Temmuz sonu ile birlikte ancak 29 Ekim civarında iyice belirgin olacak şekilde yılın ikinci yarısında yeni trendler görüyoruz. Bu yeni gelişmeler 11.ev Boğa ekseninde önem kazanmaya başlayacak. Gelecek beklentilerimizde güven, istikrar, huzur arayışın en önemli gündem maddesi olacağı anlaşılıyor. Aynı zamanda ekonomik durum, ekonomide istikrar, TL’nin değeri yanında toprağa ait unsurlar da önemli. Ancak ülkemiz haritasında Venüs’ün Akrep burcunda olması bu konularda pek de kolay huzurlu olamadığımızı göstermekte. Bu yeni dönemde harcamaya eğilim, israf kontrol altına alınmalı. 5.evdeki Venüs, Jüpiter ve şans noktası ile birlikte yatırımların, spekülatif ve risk içeren konuların, eğlence ve kutlamaların ,abartılı ve sınırları aşan eğilimlerin de gündeme gelebileceğini gösteriyor. Venüs iyicil bir gezegen olarak bir önceki döneme göre daha gevşek bir tutum göstermekte.

Boğa burcunun yıllık haritada 3.evde yer alması bu dönemde sınırdaş komşularla ilgili istikrar, huzur ve denge arayışını güçlendirmekte. Komşularla ekonomik açıdan daha tatmin edici ilişkiler geliştirmek mümkün olabilir. Ülkemizin gelecek beklentileri özellikle komşularla daha yakın, istikrarlı ilişkiler kurmak üzerine, daha sakin ve pratik çözümler bulmak üzerine kurulu görülmekte ancak bu görüldüğü kadar rahat olmayabilir. Yeni diplomatik dengeler beraberinde endişeleri ve krizleri de beraberinde getiriyor olabilir.

2017-2018 dönemine ait yıllık haritada ise Balık burcu (natalde 9.ev) yükselirken, Venüs Terazi burcunda korku ve endişeleri anlatan 8.evde görülüyor. Mars da bu evde, natal Mars’a yakın durmakta. Dolayısıyla 2017’nin ikinci yarısından başlayarak, içerisinde diplomasi ve denge olan konularda sıkıntılar, huzursuzluklar görülmekte. Bu sıkıntıların toprakla, vatanla, iç güvenlik hassasiyetleri ve kuşkusuz Suriye ve Irak’tan kaynaklanan yeni dengelerle ilişkili olduğu görülmekte. Aynı zamanda finansal konular, borçlarla ilgili ekonomik koşullar da dikkat çekici olabilir. Venüs yıllık haritada, 11.evde Oğlak burcundaki Pluton’la partil açıda. Yılın ikinci yarısında ülkemizin gelecek beklentilerinde ciddi ve kastırıcı bir hava var. Bu karşıtlıklardan, düşmanlıklardan ve diplomatik koşullardan kaynaklanmakta ve önemli bir baskı ve korkutucu, tehdit edici bir unsur olarak görülmekte. Uluslararası koşullardan ve yeni dengelerden kaynaklanan gelişmeler ülkemizi daha hassas bir konumda tutmakta. Manipülatif koşullar içerisinde olabiliriz. Uluslararası koşullardan kaynaklanan önemli yükler altındayız.

Yıllık haritada Balık burcunun yükseliyor olması bu yeni dönemde oldukça karmaşık, bulanık ve aynı zamanda inançların, dini konuların vurgulandığı koşullara işaret etmekte. Balık etki altında kalınan, kimi zamanda kurban eden koşullara işaret eder. Kiron’un yükselen derecesinde olması da ülke gündeminde yaralanmaların, psikolojik açıdan şifalandırılması gereken durumların olduğunu açıklıyor. Hayata bakış açımızda kabullenme, dini temalar ve daha ruhsal ögeler görülmekte. Ancak halkın sıkışıp kaldığı, özgürlüklerin ve akılcılığın ortaya konamadığı ve halkın zararına olan elde olmayan nedenler de var. Halk kısıtlayıcı baskılardan geçmiş ve maalesef kendini harap eden koşullara doğru ilerliyor. Korku ve endişe hakim, bu durum özgürlüklerin kısıtlanması ile ilgili de olabilir.

2017-2018 döneminde uluslararası yüklerin ve sorumlulukların son derece test edici olabileceği görülmekte. Hükümet ve yönetim uluslararası konular yanında inanç, ideolojiler ve dini konularla da yakından alakalı. Yıllık haritada yükselen yöneticisi Jüpiter’in 9.evde Güneş’le birleşmesi hayata bakış açısına güçlü bir inanç, tutkulu bir tavır ve ideolojik alanda mücadele, kendine güvenme ve bolca ilham getiriyor. Bu koşullar uluslararası alanda, akademik ortamlarda, basında ve medyada önemli bir yer tutmakta. İçerisinde propaganda, tanıtım ve inanç ve görüşleri yaymakla ilgili konular yönetim açısından dikkat çekiyor. Genel olarak ülke gündemini ve yönetimi ilgilendiren alanlarda gerçekçi olmayan duygusal yaklaşımlar, inançlara dayalı konular, kendini kaptırma ve pek akılcı olmayan tutumlar dikkat çekmekte.

Diğer yandan ülkemizin 2017-2018 dönemindeki kısmetinde milliyetçilik, vatanseverlik, gelenekleri ve aileyi öne çıkaran değerler, yaklaşımlar, kısmetler var ancak bu koşullar fayda getirecek şekilde kullanılamayabilir ve halkı ilgilendiren sıkıntılara da eşlik edebilir.

Daha detaylı bakıldığında, 2017’nin ikinci yarısında, özellikle 29 Ekim’le başlayan dönemde,

Ekonomide, maddi kaynaklarda, ülkenin gelirlerinde ve paranın değeri konusunda sürekli değişiklik, çift durumlar, hareket ve istikrarsızlık, ticari yetenekleri kullanma arzusu var ve bu durum ülkenin güvenliği, toprağa ait konular ve iç işlerinde önemli bir gündem yaratıyor. Ekonomi alanındaki gelişmeler uluslararası dengelerle yakından ilişkili görülmekte.

Sınırdaş komşularla ilişkiler, haberleşme, eğitim ve görüşmeler alanında daha hassas, endişeli, milliyetçi ve dalgalanmalara açık bir tutum söz konusu. Bu koşullar halkın tercihleri, gençleri, çocukları ilgilendiren konularda önem kazanırken, sonuçları itibariyle bazı kayıplara, elde olmayan nedenlere işaret edebilir.

Vatanı, toprakları, ülke güvenliğini ilgilendiren konularda gurur, güçlü tavır, liderden, güçlü şahsiyetten kaynaklanan koşullar var ve bu tutum devlet çalışanlarını, orduyu ve devlete hizmet edenleri yakından ilgilendirirken, uluslararası alanda, medyaya da ve propaganda faaliyetleri içinde önemli bir yer tutuyor.

Gençleri, çocukları, büyümeyi ilgilendiren konularda, halkın tercihlerinde, yaratıcılara, sanatçılara, sahne ve eğlence konusuna yönelik alanlarda endişeler, kuruluk, tutukluk, sadece pratik yaklaşımlar görülürken, bu konular daha çok karşıtlık, eksiklik ya da muhalefet gibi yer tutuyor. Bu konular medyada, uluslararası camia içinde önem kazanabilir.

İşçileri, çalışanları, devlet memurlarını, orduyu, hizmet sektörünü, sağlık ve hastalıkları ilgilendiren konularda denge, adalet, pazarlıklar ve uyum yaratma isteği dikkat çekerken, bu konular ülke gündeminde endişeler, huzursuzluklar getiriyor.

Karşıtlıkları, düşmanlıkları, görüşme ve pazarlıkları, diplomasiyi ilgilendiren konularda mücadele, güçlü olma isteği, manipülasyon, zorlayıcı koşullar söz konusu iken bu konular uluslararası alanda önemli bir yer tutuyor ancak krizler, endişeler, huzursuzluklar ve çatışma da getiriyor olabilir.

Bağlayıcı konuları, finansal piyasaları, bankaları, borçları ve kriz yaratan durumları anlatan konularda uluslararası gelişmeler, inanç ve ideolojiler önemli yer tutarken, ülke yönetimi, hükümet ve gelecekle ilgili planlar açısından dikkat çekici görülüyor ve sonuçları itibariyle de yabancılarla,
uluslararası alana ilişkili olduğu anlaşılıyor.

Uluslararası konularda, yabancılarla ilişkilerde, deniz ötesi konularda, akademik alanda, hukukta ve medyada, sosyal medyada sınırlamalar, kısıtlayıcı ya da ciddi olan tutumlar, gerçekçilik ihtiyacı, kanun koyma ve daralmalar, ya da kurumsal tutum dikkat çekerken bu durum ülke geleceğinde, ümitlerimizde ve sosyal örgütler içinde önemli bir madde gibi görülüyor ve yönetimi, hükümeti de yakından ilgilendiriyor.

Yönetimi ve hükümeti, ülkenin dünya içindeki durumunu anlatan konularda reformlar, geleceğe bakış, sosyal unsurlar ve gerçekçi, objektif olması gereken koşullar dikkat çekmekle birlikte, bu durum ülke gündeminde sıkıntılar, kayıplar, gizli düşmanlıklar ve elde olmayan nedenlere yol açıyor ve hükümeti, yöneticileri çok yakından bağlıyor, sorumlu kılıyor.

Ülkedeki siyasi oluşumları, partileri, sosyal çıkar gruplarını, örgütleri ve aynı zamanda gelecek yönündeki beklentilerimizi ilgilendiren alanlarda karışıklık, sınırsızlık, akılsızlık, dini temalar, inanç temelli yaklaşımlar, sadece sanılara dayalı tutumlar dikkat çekerken, bu durum ülke gündeminin ilk sırasında ve çok önemli bir yer tutuyor ve medyada, uluslararası alanda, propaganda faaliyetleri içinde önemli bir yer tutuyor.

Gizli düşmanlıkları, elde olmayan nedenleri, toplumun dışına itilmiş, tecrit, hapis edilmişleri, terör ve yıkıcı faaliyetler içinde olanlar arasında şiddet, saldırganlık, tek başına hareket ve mücadele dikkat çekerken, bu koşullar ekonomiyi, parasal konuları, harcamaları etkiliyor ve kayıplara, krizlere, endişelere yol açıyor.

Dikkat çekici dönemler:
Majör koşullara bakıldığında 23 Nisan 2016’dan bu yana devam eden ve sıkıntı yaratan, gizli düşmanları ve kontrol edilmesi zor olan koşulları anlatan gelişmeler yıl sonuna, 14 Aralık 2017’ye kadar devam etmekte. Dolayısıyla, 2017 yılının büyük bir bölümünde kontrol edilmesi oldukça zor, gizlilik içeren ve huzursuzluk yaratan koşullar var. Bu sürecin içerisinde 15 Şubat – 23 Nisan en çok uğraştırıcı ve zor olabilecek, kısıtlama ve açık düşmanlık getirebilecek ilk dönem. 23 Nisan-7 Temmuz arası da endişeler, huzursuzluklar, krizler getirmekte. 6 Ağustos – 13 Eylül arasında hükümeti ve yönetimi daha mücadeleci, daha savaşkan kılan, iç işlerine, ülke güvenliğine odaklayan koşullar var.

Bunun yanısıra, 3 Aralık’dan başlayarak 12 Şubat’a kadar olan dönemde halkı içine alan konularda, gelecek beklentiler ve planlar içinde çok hareketlilik, dalgalanma, partileri, siyasi grupları, sosyal örgütleri ilgilendiren konular vurgulanıyor.

12 Şubat – 13 Mart arasında hukuki alanda yasalarla ilgili gelişmeler, sosyal alanda partilerle ilgili gelişme ve fırsatlar, gelecek beklentileri ve
sosyal örgütleri içine alan durumlar, ayrıca yabancılarla ilgili gelişmeler dikkat çekiyor.

14 Mart – 6 Mayıs arasında lideri, yönetimi, hükümeti ilgilendiren gelişmeler vurgulanıyor ancak bu süreçte elde olmayan nedenler, sıkıntılar, huzursuzluklar ve kayıplar da gündeme gelebilir.

6 Mayıs – 2 Temmuz arasında gizli durumlar, casusluk, gizli görüşmeler ve yönetimi de içine alabilecek huzursuzluklar olabilir.

2 Temmuz – 4 Ağustos arasında daha dengeli, daha barışçıl destekleyici koşullar, kadınları da içine alabilecek konular yer alabilir.

4 Ağustos – 29 Ekim arasında devleti, kuralları, sorumlulukları içine alan gelişmeler, ülke yönetimini, halkı ilgilendiren kısıtlamalar, yönetsel konular, kanunlar, düzenlemeler dikkat çekiyor.

2017-2018 döneminde,

29 Ekim – 30 Kasım arasında toprağa, güvenliğe ve finansal konulara, piyasalara yönelik endişeler, korkular, denge ve diplomasi gerektiren stresler var.

30 Kasım – 30 Aralık arasında uluslar arası konularda daha başarılı, uzaklarla, yabancılarla ilgili alanlarda genişleyen, içerisinde medya ve propagandanın önemli yer aldığı genişleyici temalar söz konusu.

Aylık değerlendirmeler

21 Aralık - 20 Ocak arasında
21 Aralık – 20 Ocak arasında ekonomik konulardan kaynaklanan, paranın değerini ve istikrarı zorlayan, daha kısıtlayıcı ve ciddi olunmasını gerektiren koşullar dikkat çekmekte. Ay’ın hemen ilk günlerinden başlayarak ekonomik konulara büyük kısıtlama, ciddiyet ve önlemci olma gereği getiren durumlar ve düzenlemeler söz konusu. Bu süreçte teyakkuz ve hızlı hareket dikkat çekmekte. 12 Ocak civarında bu durumlar daha fazla yoğunlaşırken, aynı gün gerçekleşen dolunay çok ani durumlara, yeniliklere, dengesizliklere işaret ediyor. Keza 29 Aralık – 29 Ocak arasında da gizli düşmanlıklar, terör, kayıplar ve elde olmayan nedenler yüzünden yıkıcı sonuçlar doğurabilecek olaylara vurgu var. Bu gelişmeler ülke içinden, toprakla, iç güvenlikle ilgili durumlardan kaynaklanırken oldukça sıkıntılı koşullar ve intikam arzulayan gizli durumlara neden olabilir. 19’u civarında yönetimi ilgilendiren alanlarda kısıtlayıcı
koşullar söz konusu.

20 Ocak – 19 Şubat arasında
20 Ocak’tan başlayarak içerisinde grupların, sosyal olayların, özgürlüklerin, örgütlerin olduğu gelişmeler, kriz ve huzursuzluk içeren durumlar, içerisinde medya ve iletişim, ulaşım konularının olduğu olaylar dikkat çekmekte. Bu konular yönetim ve halk açısından önemli bir yer tutmakta. Bu dönemde toplumsal olaylara, özgürlüklere, gruplara bir vurgu var. Ayrıştırıcı tutumlar dikkat çekebilir. Ay sonuna doğru 27’si civarında huzursuzluklar, güvensizlikler, endişeler dikkat çekiyor. 28 Ocak’taki yeniay finansal konulara, güvenlik açısından endişe yaratan durumlara işaret ederken, Mars’ın Koç burcuna ilerlediği bugünden başlayarak 10 Mart’a kadar dönemde ülkemizi hızlı gelişmeler, mücadele ve savaşa yönelik konular meşgul ediyor olacak. Havacılık ,ulaşım ve teknolojik konular da gündemde olabilir. Finansal konular, borçlar ve bu durumların ekonomideki yansımaları daha dikkatli izlenmeli. 2 Şubat civarı bu gelişmelere vurgu yapabilir. Nitekim 29 Ocak – 28 Şubat arasında halka ait konular, halkın sağlığı, mili hassasiyetler ve yani adımlar, başlangıçlar ve alınan önlemler açısından gündemin yoğun olduğu bir dönemdeyiz. 11 Şubat’taki Ay tutulması liderlerle, yasalarla ilgili konulara yenilikler, değişiklikler ve ekonomik konulara da daha fazla uluslararası bir içerik getiriyor. 19 Şubat civarında heyecan, sınırları aşma ve iyimserlik vurgusu var. Halkı daha hassas kılan koşullar da mevcut. Yukarıda söz ettiğim gibi 15 Şubat – 23 Nisan arasında oldukça zor sayılan bir süreçten geçiyor olacağız.

19 Şubat – 20 Mart arasında
Bu dönemin yöneticiler, lider durumundakiler ve hükümet açısından son derece kritik olduğu görülmekte. Engeller ve şanssızlıklar, zorlamalar, kısıtlamalar söz konusu. Bu dönemde ülkeye, toprağa, iç işlerine yönelik konularda büyük dağınıklık, karmaşa, belirsizlik ve çift durumlar var. Fedakarlık ya da kurban olma getirebilen, aldatıcı unsurlar özellikle yabancılardan ya da uluslararası durumlardan kaynaklanabilir. Ayrıca bu koşullar gelecek yönünde beklentiler, yeni anayasa ve başkanlık konularını da gündeme getirmekte. 26 Şubat’ta Balık burcunda gerçekleşen Güneş tutulması aşırı durumlara, karışıklıklara, aniden tetiklenen koşullara işaret etmekte. Bu durum askeri konuları ya da orduya ait gelişmeleri de içine alabilir. Nitekim 28 Şubat – 29 Mart arasında ekonomiye ve parasal desteklere, yöneticilere ait konular öne çıkarken, bu konuların sıkıntı, kayıplar, şanssızlıklar getirebileceği görülmekte. Mart ayının ilk on gününe çok dikkat edilmeli. 8- 12 Mart civarında sözünü ettiğimiz kısıtlamalar, şanssızlıklar had safhada ve bu durum yöneticilerle, liderle ilgili olabilir. 

20 Mart – 20 Nisan arasında
Bu dönemde liderliğe, yöneticiliğe, halkın tercih ve oylarına yönelik konularda önemli bir gündem görüyoruz. Yönetimi, hükümeti ilgilendiren konular ön planda duruyor. Cesaret ve yenilikler göze çarpmakta. Yenilenme ve başlangıçlar içerisindeyiz. 28 Mart’taki yeniay bu koşulları daha çok vurguluyor, tetikliyor. 11-12 Nisan civarı bu açıdan özellikle dikkat çekici ve yenileyici olabilir. Bugünlerde yönetimi ve sistemi ilgilendiren alanlarda büyük gelişmeler, heyecan uyandıran, halkı ilgilendiren hassasiyetler söz konusu. Ayrıca bu dönemde, ekonomiye, harcamalara yönelik, TL’nin değerini ve yatırımlarla, borsayı ilgilendirebilecek koşullar da gündemin diğer bir parçası görülmekte. 29 Mart – 29 Nisan döneminde yakın çevreden ve sınırdaş komşulardan kaynaklanan konularda, medya, iletişim ve ulaşımı ilgilendiren alanlarda gizlilik ya da kayıplar, huzursuzluklar gündeme gelebilir.

20 Nisan – 20 Mayıs arasında
Bu dönemde gerek iç işlerine, vatana ve halka, gerekse çalışanlara, devlet memurlarına, hizmet edenlere yönelik konuların öne çıktığını görüyoruz. Gelecek beklentiler, istikrar ve güven isteği dikkat çekmekte. Devlete hizmet edenlerle ilgili gelişmeler, ekonomiyi ve halkın sağlığını ilgilendiren koşullar ön planda. Ancak Nisan ayının son günlerinde, 27 Nisan civarında bolca belirsizlik ve karmaşa da hakim. Belki bir skandal ya da bulanıklık, aldanma yaratan koşullar da yaşanabilir. Nitekim 21 Nisan’dan itibaren gizli faaliyetler, düşmanlıklar, huzursuzluklara bir vurgu gelişiyor olabilir. 29 Nisan – 29 Mayıs aralığında, toprağa, iç işlerine ve güvenliğe ait konular öne çıkarken, halkın sağlığını, düzen ve huzurunu bozabilecek konular söz konusu. 11 Mayıs civarında halkı etkileyebilecek, sarsabilecek çok ani gelişmeler söz konusu olabilir. Bugünlerde yönetimi ve dış işlerini, düşmanlıkları ilgilendirebilecek olaylar, anilikler de var. 11 Mayıs’taki dolunaya çok dikkat etmek gerekiyor. Bu dolunay ülkenin, toprağın ve halkın güvenliğine riskler oluşturuyor olabilir. Toprağa ait durumlar, çok sarsan bir doğa olayı da gündeme gelebilir. Benzer gelişmeler özellikle Mayıs ayının 20’sinden sonra da oldukça sıkıştırıcı, huzursuz eden koşullara işaret ediyor.

20 Mayıs – 21 Haziran arasında
Bu dönemde dışsal faktörlerin çok daha fazla belirleyici olduğu bir süreçten geçiyoruz. Önümüzde önemli boşluklar var. Gizli düşmanlıklar, kontrol edilmesi son derece güç olan koşullar önemli karşıtlıklar, muhalefetler getirmekte. Bugünlerde gizli faaliyetler, casusluk ya da elde olmayan koşulların, karşıt güçlerin aktif olabileceği söylenebilir. 25 Mayıs’taki yeniay bu tür konuları vurguluyor. 18 Mayıs – 25 Mayıs çevresinde bir dizi olumsuz ya da zorlayıcı olay peşpeşe söz konusu olabilir. Sert koşullar içerisindeyiz. Yukarıda sözünü ettiğim 21 Nisan sonrasındaki huzursuzluklar, gizli ve yıpratıcı faaliyetler de gündemde olabilir.  5 Haziran civarında halkı yaralayan ya da yönsüzlük, dağınıklık yaratabilecek konular gündeme gelebilir. 29 Mayıs- 29 Haziran geçişinde halkın tutumunu, gençlere, sanata, sahneye, eğlenceye ya da spekülatif konulara yönelik vurgular var. Ayrıca 16 Haziran civarında daha pozitif, geliştirici imkanlar ve gelişmeler de mümkün.

21 Haziran -22 Temmuz arasında
Bu dönemde milli hassasiyetlerin ve güvenlik konularının daha fazla endişe yaratabileceği bir dönemdeyiz. Bir yandan da uluslararası gündemde yer alan koşullar bu streslere eşlik etmekte. Vatanın güvenliği ve huzuru daha riskli koşullar taşıyor olabilir. Halkın güvenini, huzur ve istikrarını riske eden koşullar yaşanabilir, bu huzursuzluklar gelecekle ilgili beklenti ve ümitlerimizi de ilgilendirmekte. 24 Haziran civarında daha fazla heyecan ve yenilik getiren fırsatlar içinde olabiliriz. İletişim, medya ve fikirler, inançlar dünyasının, yabancılarla ilgili koşulların hareketlilik getirebileceği koşullar var. 24 Haziran’daki yeniay halkı ilgilendiren konulara, hassasiyetlere, milliyetçilik temasına kararlılık kazandırmakta. 29 Haziran – 29 Temmuz arasında orduyu, devlete hizmet edenleri, halkın sağlığını ve uluslararası ya da inançlarla ilgili konuları gündemde tutan, sosyal alanda hareketlilik içeren koşullar var. Ancak bu gelişmeler 7 Temmuz civarında daha fazla kısıtlama ya da stres kaynağı da olabilir. Temmuz ayının ilk yarısında yönetimi ve askeri konuları gündemde tutabilecek koşullar görülmekte. Temmuz ortalarında, 17’si civarında yine halkı ilgilendirebilecek
 ani gündem maddeleri gündeme gelebilir.

22 Temmuz – 23 Ağustos arasında
Bu dönemde, yılın ikinci yarısında aktif hale gelecek yeni gelişmelerin dikkat çekmeye başlayacağı görülüyor. Bu konuda yukarıdaki başlığa göz atabilirsiniz. İçerisinde ekonomik gelişmelerin de dikkat çekeceği uluslararası bir gündem ağırlık kazanabilir. Bu dönemde medyaya, basına, propaganda faaliyetlerine yönelik gelişmeler, liderleri, yöneticileri ilgilendiren konular yanında akademik konuları, yasamaya ait hukuksal konuları açıklayan koşullar da önem kazanabilir. Ancak tüm bu konuların gizlilik içeren ya da sıkıntı kaynağı olabilecek yönleri de olabilir. 23 Temmuz’daki yeniay gerek ekonomiye, gerekse liderlik ve yönetimle ilgili konulara tartışmalar ve mücadele getirmekte. Bugünlerde güç ve baskı yaratan unsurlar dikkat çekmekte. 29 Temmuz – 29 Ağustos arasında karşıtlıkların, ülkeye muhalif koşulların, düşmanlıkların dikkat çekici hale geldiğini görüyoruz. Bu dönemde diplomasi zorunluluğu var. Aynı zamanda halk açısından önemli koşullar ve seçimler, değerlendirmeler söz konusu. Ağustos ayının ilk yarısında son derece şiddetli, sert ve ani olayların gündeme gelebileceği işaretler var. 4-6 Ağustos civarı bu açıdan dikkat çekici olabilir. Halk ve liderlik, yönetim konularına ait gelişmeler, huzursuzluklar 7 Ağustos’taki ay tutulmasında da dikkat çekmekte. Bu dönemde güçlü olma, politik anlamda baskılar, kurumsal alanda güç teması öne çıkıyor.  Yönetime, lidere ve hükümete ilişkin dönüştürücü, baskı unsuru olan temalar dikkat çekmekte. 10-12 Ağustos civarında da ani ve depresif koşullar, üzüntüye neden olabilecek kısıtlamalar, tepkisellik, muhalefet ve düşmanlık taşıyabilecek gelişmeler yaşanabilir.

23 Ağustos – 22 Eylül arasında
21 Ağustos’ta Aslan burcunda tam güneş tutulması gerçekleşecek. Bu tutulma liderlere ve yöneticilere ait konuları güçlü şekilde gündeme getirmekte. Tutulma haritasında Koç burcunun yükseliyor olması, Pluton’un yükselen derecesi olan açısı güç ve baskı temalarını da öne çıkartmakta. Bu dönemde yönetsel açıdan dikkat çekici, doğrudan yönetim ve hükümetle ilgili konular ön planda. İçerisinde hizmet ve çalışanlara yönelik konuların önem kazandığı ama aynı zamanda gizlilik ya da sıkıntı taşıyan koşullar dikkat çekiyor. Yönetime ait gelişmeler sıkıntılarla, gizli düşmanlıklarla karşılaşabilir. Eylül ayının ilk yarısında karmaşa, çözülme ve dağılma getiren koşullar söz konusu. Bugünlerde devlete, kurallara, sisteme yönelik bulanıklar ya da yanlışlıklar yaşanıyor olabilir. 6 Eylül’deki dolunay psikolojik açıdan hassas, hayallerin ve yanlış değerlendirmelerin olabileceği, içerisinde hizmet, çalışanlar ve halkın sağlığı ile ilgili koşulların ağır bastığı puslu gelişmelere işaret ediyor. 14 Eylül civarında da yıl içinde önemli sayılabilecek konular gündemde olabilir. Nitekim 29 Ağustos – 29 Eylül arasında kriz çıkaran durumlar, endişeler, korkular, finansal konuların getirdiği gündem maddeleri ve halkı sıkıntılı, huzursuz kılan koşullar var.

22 Eylül – 23 Ekim arasında
Bu dönemde 2017-2018 yılının temaları daha belirgin hale gelmeye başlıyor. Yukarıdaki notlara göz atabilirsiniz. Bu dönemde yönetimi ve ülkenin gidişatını, özellikle diplomatik gelişmeleri, dış işlerini ilgilendiren konular ve içerisinde meclisin, yasama konularının hız ve önem kazandığı koşullar var. Halkın tercihleri ile ilgili koşullar ön planda.  29 Eylül – 29 Ekim arasında yasamaya ve onaylanmaya ilişkin gelişmeler, içerisine uluslararası konuları, akademik alanı ve medyaya, propagandaya yönelik konuları alan gündemler dikkat çekiyor. Ekim ayının ilk günleri, 3 Ekim bu açıdan özellikle önemli olabilir. Bugünlerde daha olumlu ve yapıcı gelişmeler de mümkün. Yabancıları da içine alabilecek durumlar yaşanabilir. Ancak bir yandan da aynı günlerde şiddet ve huzursuzluk taşıyabilecek gelişmeler de görebiliriz. 5 Ekim’de Koç burcunda gerçekleşecek olan dolunay iç işleri ve yönetimsel konular açısından gerginlikler, anilikler taşıyor. 14 Ekim’de kritik günlerden sayılır.

23 Ekim – 22 Kasım arasında
Yeni yıllık temaların öne çıktığı bu dönemde uluslararası konularda, yabancılarla ilişkilerde dikkat çekici gelişmeler bekleyebiliriz. Yeni bir bakış açısını, düşünce tarzını yaymak ve güçlü durmak önem taşıyor. Gençlerden, sahne ve yaratıcı konulardan kaynaklanan koşullar, medyaya, tanınmaya, tanıtmaya yönelik gelişmeler ön planda. 29 Ekim – 29 Kasım arasında barış, istikrar ve huzur isteği vurgulanıyor. Ancak diplomatik açıdan huzursuzluk ya da endişe yaratan koşullar da var. Bu konular topraktan kaynaklanabilir ve güvenliğe ait olabilir. Bu dönemde yabancılarla ya da uluslar arası bağlamdaki destekleri ve ortak çıkarları daha iyi değerlendirmek gerekiyor. Fırsatlarda artış var. Ekim son haftasında çok fazla iletişim, bazı sınırlamalara karşı daha gerçekçi olma zorunluluğu da söz konusu. 29 Ekim’den itibaren istikrar ve güvene ait konular gündemde daha fazla yer alıyor. 18 Kasım’daki yeniay uluslararası gelişmelere, dış ilişkilere, yasama, hukuk ve medya ile ilgili konulara büyük bir vurgu getirmekte. Bu dönemde olaylara bakış açısında mantıkla değil, daha fazla inançlarla, duygusal nedenlerle hareket etme, karar verme eğilimi var. Değişik çevresel koşullar da bunu destekliyor olabilir.

22 Kasım – 21 Aralık arasında
Bu dönemde çalışanları, memurları, devlete hizmet edenleri, bürokrasiyi ve orduyu da içine alabilecek konulara vurgu var. Bu gelişmeler yine uluslararası bağlantılar, medya ya da akademik konularla ilgili de olabilir. Yönetime, hükümete yönelik konuların, sorumluluk ve yüklerin iyice arttığı bir dönemdeyiz. 3 Aralık’taki dolunay yönetsel konulara son derece dağınık, karmaşık, yanlışlarla dolu bir atmosfer getirmekte. Bu dönemde sanılarla hareket ve körlük ağır basabilir. 15 Aralık civarı bu açıdan özellikle sıkıştırıcı ve zorlayıcı da olabilir.  29 Kasım – 29 Aralık arasında gizli kalan durumlar, gizli düşmanlıklar ve elde olmayan nedenlerle ilgili gelişmeler dikkat çekmekte, bu gizli durumlar uluslararası bağlamda önemli olabilir. Bu dönemde, 20 Aralık’ta Oğlak burcuna ilerleyecek olan Satürn ülkemizin dış politikası ve diplomatik ilişkiler açısından son derece ciddi ve gerçekçi olmayı gerektiren koşulların başlayacağına da işaret etmekte.

2017’de Güneş Tutulmaları
Bu yıl ilki 26 Şubat’ta, ikincisi 21 Ağustos’ta iki Güneş tutulması gerçekleşiyor.

26 Şubat 2017 Balık burcunda Halkalı Güneş tutulması
Bu tutulma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğum gününe rastlamakta. Bu nedenle, Şubat’tan Ağustos’a uzanan dönemde kendisi ile ilgili dikkat çekici gelişmelerin gündemde olduğu bir sürece giriyoruz. Tutulmalar büyük değişikliklere, bitişlere, sonlanmalara ve aynı zamanda yeni başlangıçlara işaret ederler. Ancak güney ay düğümü yönünde gerçekleşen tutulmalar daha sarsıcı ve yorucu değişiklikler getirirler. 19 Güney kategorisindeki bu halkalı Güneş tutulmasını astrolog Bernadette Brady şanslı ve hoş sürprizler, olaylar, mutluluklar barındırdığını yazmakta.

Bu tutulma aynı zamanda bir süredir devam eden Başak/Balık eksenindeki tutulmaların sonuncusu olacak. Balık burcundaki tutulmalar kollektif temaları, herkesi birden ilgilendiren olayları, toplumsal vicdanı etkileyen gelişmeleri vurgularlar. Ankara’ya göre tutulma sırasında Başak burcunun yükseliyor olması toplum sağlığı ve psikolojisi, çalışanları ve düzeni ilgilendiren konuları öne çıkarmakta. Aynı zamanda toplumsal vicdana yönelik olarak Ortadoğu’daki savaşlar neticesinde evsiz, yurtsuz kalan insanları da düşünmeliyiz.

Ülkemiz açısından daha spesifik bakıldığında, bu tutulma ülkemiz haritasında 9. Evde ve yine güney ay düğümünün üzerinde gerçekleşmekte. Dolayısıyla bu dönemde uluslararası bağlamda önem kazanan ve olumsuzluk çıkarabilecek koşulların gündemde olacağı anlaşılıyor. Bunun yanında dini ve inançları ilgilendiren konular hem Balık burcu, hem de 9. Ev konuları ile yakından ilişkili olduğu için bu dönemde inançlarla, ideolojik yaklaşımlarla ilgili gelişmeler daha dengesiz koşullar yaratabilir.

Tüm bunlara ek olarak tutulma Neptün’le de birleşmekte. Bu durum Neptün’ün olumsuz yönlerini daha fazla ortaya koyabilir. Aldanmalar, hileler, skandallar, ihmaller, yanlışlıklar, karmaşa ve belirsizlik yaratan olaylar gündeme gelebilir. Bu tür olumsuzluklar özellikle uluslararası bir bağlamda ya da inançlar, dini konular ekseninde daha çok söz konusu olabilir. Ankara’ya göre haritada tutulmanın 7. Evde gerçekleşiyor olması ülkemizin ittifakları, anlaşmaları, görüşmeleri, diplomasisi ve aynı zamanda açık düşmanları ile ilgili konularda önemli gelişmeler yaşanabileceğini göstermekte. Bu olaylar özellikle 11-15 Nisan yakınında, 1-4 Mayıs ve 15 Mayıs ve 25 Mayıs yakınlarında, 7-14 Temmuz civarında daha fazla dikkat çekebilir.

Ayrıca bu haritada tutulma yöneticisi Jüpiter’in, Mars/Uranüs’le oldukça keskin bir karşıt açıda yer aldığını görmekteyiz. Dolayısıyla Şubat’tan başlayarak Ağustos ayına kadar olan sürede, diplomasi alanında ani olaylar, içerisinde kopartıcı ve sarsıcı olabilecek gelişmeler, ideolojiler, fikirler ve inançlar çerçevesinde huzursuzluk, çatışma ve aşırı kutuplaşma getiren gelişmeler gündeme gelebilir. Kuşkusuz bu gelişmeler ülkemiz açısından anayasa yapımı ve yönetim şekli konusundaki tartışmaları daha fazla öne çıkarıyor da olabilir. Güneş tutulmasından önce 11 Şubat’ta gerçekleşecek Ay tutulması da benzer temaları tetiklemekte.

21 Ağustos 2017 Aslan burcunda Tam Tutulma
Bu tutulma ateş elementine güçlü bir vurgu getirmekte. Ankara’ya göre tutulma haritasında Koç burcu yükselirken Jüpiter ufuk düzleminde duruyor ve tutulma 5. Evde kuzey düğüm yönünde gerçekleşirken Uranüs’le de partil bir üçgen oluşturuyor. Bu tutulma özellikle liderlik, başkanlık, yöneticilik temalarını öne çıkarmakta. Cesaret ve tek başına hareket etme eğiliminin güçlendiğini görmekteyiz. Aynı zamanda Uranüs yenilenme, değiştirme, reforme etme ve alışılmış olan şeylerden ayrılma isteğini güçlü bir şekilde anlatmakta.



Bunun yanı sıra Kuzey ay düğümü ile birleşen Mars, bu yönde daha hırslı, mücadeleci bir ortam da yaratmakta. Mars’ın tutulma derecesi ile aynı burçta olması ve Jüpiter’le olan açısı 2017 Ağustos ayından 2018 Şubat’ına kadar olan dönemde genel olarak yüksek bir heyecan, kendini ortaya koyma arzusu, bu yönde ideolojik tartışmalar, hukuki konular alanlarında ve bir yandan da içerisinde savaş ve mücadelenin de önemli bir rol oynadığı koşulların dikkat çekeceğini, gündemde olacağını gösteriyor. Ayrıca bu tutulma haritasında 9.evde Yay burcunda durağan vaziyetteki Satürn hukuki konulara, devlete ve yasalara ilişkin gelişmelere de işaret etmekte.

Bu süreçte, 2017 Ağustos’tan 2018 Şubat’ına kadar olan sürede çocuklar, gençler ve halkın tercihleri ile ilgili konular da sık sık gündeme gelebilir. Bu dönemde 3-4 Kasım, 23 Kasım civarı, 28 Aralık civarı, 6-11 Ocak bu konular çerçevesinde özellikle dikkat çekici olabilir.

Mevsim haritaları

Kış mevsimi (Oğlak giriş haritası)
Ankara’ya göre 21 Aralık haftasında Koç burcu yükseliyor ve öncü burçlarda ve köşe evlerde güçlü bir vurgu var. Bu görünüm kış mevsimi boyunca 20 Mart’a kadar çok dinamik ve mücadele içeren koşullara işaret ediyor. Ancak haritada tehlikeli ve kontroldışı olaylara da işaret edebilecek işaretler var.




 
Yükselende Koç ve Uranüs son derece ani ve başkaldıran durumlar yanında 12.evde, Balık’ta güney ay düğümü ile birleşen Mars, gizli ve yıkıcı olabilecek faaliyetlerin, içerisinde din ve ideoloji olan tehlikeler, gizli düşmanlıkların göstergesi. Balık ülkemizin haritasında uluslararası ya da deniz aşırı ülkeleri göstermesi açısından dikkat çekici. Dolayısıyla bu dönemde çok önemli adımlar, kararlılık ve cesaret yanında yıkıcı ve kontrolsüz durumlarla da karşılaşabiliriz. Haritada 10.evde tepe noktasının geri giden Merkür ve Pluton’la yanyana olması hükümet katında ve yönetsel konular içerisinde görüşmeler, gizli kalan ya da manipüle edici durumlar, aynı zamanda güç sahibi olmak isteği ile ilgili koşullar da taşımakta. Kontrol teması çok önemli. Yönetsel konuların uluslararası eksenlerle de başabaş ilerlediği görülmekte.

Kış aylarında ülkeyi, vatanı, toprakları, içişlerini ve güvenlik konularını ilgilendiren konular büyük önem taşıyor. Toprak ve yurdun güvenliği ile ilgili konular önemli riskler taşımakta ve gizli kalan şeylerin, gizli düşmanlıkların bu alanda etkisi olabileceği anlaşılmakta. Gizli düşmanlar gruplar ve network oluşturmuş biçimde görülmekte. Ancak diplomasi ve denge sayesinde liderlik yeteneği ortaya konabilir. Açık düşmanlar da manipülasyon ve tehdit edici durumdalar. Sınırdaş komşular ve medya, eğitim alanlarında sorumluluklar var. Bu sorumlulukların sürdürülmesi uluslararası bağlamda dikkat çekiyor. Kuşkusuz Mars’ın Koç burcunda ilerleyeceği  28 Ocak – 10 Mart arasındaki olayların son derece önemli ve belirleyici olacağı anlaşılmakta.

İlkbahar mevsimi (Koç giriş haritası)
İlkbahar haritasında Yengeç burcu yükseliyor. Yengeç güvenlik, milliyetçilik ve savunma konuları ile yakından ilgili olduğu için, ve aynı zamanda ülkemizin de yükselen burcu olduğu için bu dönemde ülkeye ait hassasiyetlerin güçlü bir şekilde devam ettiği görülmekte.




Ay ise 6. Evde Yay’da Satürn’le partil kavuşumda olduğu için halkın oldukça zor ve kısıtlayıcı şartlar, sorumluluklar içerisinde olduğu görülmekte. Bu dönemde halk kısıtlamalar ve mutsuzluklar içinde. Halkın sağlığı, düzeni zorlanıyor olabilir.

Venüs’ün Koç burcunda geri harekette olması, Güneş’le yakınlığı halkın memnuniyetsizliğini, mutsuzluğunu ve çok fazla kendisini gösteremediğini, sessiz kaldığını gösteriyor olabilir. Yine bu dönemde lidere, hükümete yönelik konular büyük önem arz ederken, toprak ve ekonomi konularında güvensizlik, korku ve endişeler var. Gençlerle, çocuklarla ilgili durumlar önemli sorumluluklar ve dikkat gerektiriyor, bu konular suçlanma ve sıkıntı kaynağı da olabilir.

Gizli ve açık düşmanlar daha etkisiz gibi gözüküyorlarsa da, bu halkın zor bir dönemde olduğu görülüyor.

10. evdeki Venüs barış, huzur ve güven konularının önemini vurguluyor ancak zararlı konumda ve geri harekette olması bunu gerçekleştirmenin pek mümkün olmadığının altını çizmekte. 7.evdeki Pluton ve Jüpiter’le karesi dışişleri, ülkenin güvenliği alanlarında manipülasyonlar, baskı temalarını güçlendirmekte. Jüpiter’in 4.evde olması toprak -güvenlik konuları açısından daha destekleyici görülmekte.
 
Bu süreçte Mars’ın Yengeç burcuna girdiği 4 Haziran sonrasının dikkat çekici bir dönem olabileceği görülmekte.

Yaz Mevsimi (Yengeç giriş haritası)
Bu haritada da Yengeç burcu hatta aynı dereceler yükselmekte. Dolayısıyla güvenlik hassasiyetleri, milliyetçi temalar, vatana ve toprağa ait gelişmelerin önemini yine güçlü şekilde sürdüreceği anlaşılıyor.




Savaş gezegeni Mars’ın da Yengeç’te olması ve MC/IC aksı ile ilişkisi bu dönemde savaş, mücadele ve cesaret isteyen konuların ülkemiz açısından önemini göstermekte. Dolayısıyla, muhtelemen Ortadoğu’dan kaynaklanan konular ve toprak güvenliğinin getirdiği koşullar dikkat çekiyor. Mars 20 Temmuz’a kadar Yengeç burcunda kalmaya devam edeceği için, bu sürecin oldukça sıcak geçeceği anlaşılmakta.

Bu haritada daha umut veren göstergeler de var. Ay’ın Venüs’le Boğa burcunda 11.evde  yanyana olması barış ve huzur açısından daha umut verici, ancak Ay iyice küçülme (balsamik) aşamada ve Venüs’ü geçmiş durumda, bu nedenle bu beklentilerin yerine gelmesi çok uzun vadeye yayılmakta.

Bu dönemde de liderlik ve yönetim, toprakların güvenliği konularına vurgu devam etmekte. Toprakların güvenliğine ilişkin krizler, sıkışmışlık ve hala tam olarak halledilememiş koşullar var. Bu koşullar gizli düşmanlıklar, çift durumlar ve kontroldışı gelişmeler getirmekte. Bu dönemde gizlilik, casusluk, istihbarat ve yıkıcı olabilecek görüşmeler ya da faaliyetler yüzünden huzursuzluklar var. Gizli durumların ortaya çıkması çok şeyi değiştirebilir. Ülkenin huzur ve sakinlik bulması da bu gizli ya da çift koşullar yaratan, güvensizlik üreten koşulların ortadan kaldırılmasına bağlı gözükmekte. Dolayısıyla beklemeler ve sabırlı olunması gereken, sürüncemede kalabilecek çok şey söz konusu.

Mars’ın Başak burcunda ilerleyeceği 5 Eylül – 22 Ekim arasında sınırdaş komşularla ilgili konuların daha sıcak, mücadeleci ve uğraştırıcı olacağını söyleyebiliriz.

Sonbahar Mevsimi (Terazi giriş haritası)
Bu haritanın öncekilere oranlara biraz daha yumuşak ve serbestiyet tanıyan özelliklerinin olduğunu görüyoruz.




Haritada değişken burçlarda vurgu var ve İkizler yükseliyor. Merkür toprağı ve güvenlik konularını anlatan 4. Evde durmakta ancak yanında yine savaş gezegeni Mars dikkat çekiyor. Dolayısıyla bu dönemde sınırlarımızı, içgüvenliğimizi ve huzurumuzu ilgilendiren konularda sınırdaş komşulardan kaynaklanan streslerin devam edebileceği görülmekte. Bu koşulların iniş çıkışlı ve sürekli değişkenlik gösteren bir atmosferde gündeme geleceği anlaşılıyor. Venüs’ün haritada dipnoktanın tam üstünde olması barış ve uyum temalarını desteklemekte. Ancak gerek yönetimden, hükümetten gerekse sınırdaş ülkelerden kaynaklanan belirsizlikler, karmaşık ve güven uyandırmayan koşullar var. Yükselen İkizler ülkemiz haritasında 12.evde yer aldığı için bu mevsimde gizli ya da çift durumlar yaratan koşullar söz konusu. Akrep burcunda, 6.evdeki Ay halkın savaş ve mücadeleden yorgun düştüğünü, sıkıntılı, hastalıklı ama yine de dirençli (gece) olduğunu gösteriyor. Ekonomik konularda dalgalanmalar, endişeler de bunun bir parçası olabilir.

Bu dönemde uluslararası bağlamda sınırlama, sorumluluk ve kısıtlama getiren koşullar ve düşmanlıklar var. Diplomasi ve denge bulma konusunda daha aktif olmak mümkün. Haritanın tepe noktasında Balık burcu olması sonbahar aylarında hükümete ve yöneticilerle ilgili konulara biraz daha hayalci ve gevşek bir tutum getirmekte. Eğlence, sanat ve sahneye ve olumlu duygulara yönelik konulara, olaylara da vurgu var.

2017’de Geçişler ve Dalgalanmalar

Ülkemize yönelik şiddet ve tehdit içeren unsurların yılın ilk yarısında etkinliğini koruyacağı görülüyor. SA yükselen derecesinin Pluton’a karesi (Ocak), SA Mars’ın Pluton karşısında olması (Haziran) halkın güven ve huzurunu ilgilendiren sıkıntıların yine gündemde olduğunu gösteriyor. Ayrıca SA Satürn’ün (15 Aralık 2017’ye kadar) 29 derece Oğlak burcunda kalması devlete, sisteme, siyasete yönelik kriz ve sıkışmaların yıl boyunca devam edebileceğini anlatıyor. Mayıs sonu Haziran ve Temmuz önemli bir gündem değişimi, kritik bir dönemeç gibi görülmekte. Nitekim şiddet içeren koşulların da bu dönemde  tepe yaptığı görülmekte.




 
2017 yılında dikkat çeken en önemli transitlerden birisi Koç burcundaki Uranüs’ün ülkemizin haritasında Satürn/Merkür karşısından geçiyor olması. Bu transit ilk defa 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sırasında gerçekleşmişti. Satürn/Merkür devleti, sistemi ve bürokrasiyi açıklar. Uranüs ise ani darbeler, değişiklikler ve başkaldıran bir tema olarak 15 Nisan civarında ve son olarak da 21 Ekim civarında aynı konumda olacak. Dolayısıyla 2017’de Nisan-Ekim ayları arasında oluşacak olayların özellikle çok kritik olacağını söyleyebiliriz. Bu süreç devletin, sistemin yapısı ve bürokrasi açısından değişim, toptan yenilenme ve eskinin kırılması anlamına geliyor ve kuşkusuz yeni anayasa ve yönetim modelini anlatıyor olabilir. aha derin bir düzeyde, 2008 yılından bu yana Oğlak’ta 7. evde ilerleyen Pluton uzun bir süredir gündemde olan tehditleri, ülke bütünlüğünü yaralayan tehdit ve endişeleri anlatıyor. Bu konuyu 2008’den bu yana değişik kereler ifade etmiştim. Bu süreçte, Pluton’un ufuk çizgisinin üstüne çıkması ve doğum haritasındaki Pluton’un da karşısından geçmesi ülkemizin, cumhuriyetin kuruluşundan kaynaklanan etnik unsurları ve kurtuluş savaşı sırasında yaşanan travmaları öne çıkarmış durumda. Bu yaralar, hayatta kalma mücadelesi, 2017’de Pluton’un ülkemiz haritasında Koç burcundaki Kiron’u karelemesi ile devam etmekte. Bu kare açının ilki 1 Şubat’ta, daha yoğun olarak ikincisi 15 Temmuz’da ve daha sonraki ise 8 Aralık’ta gerçekleşecek. Bu nedenle, Temmuz ortasında yukarıda söylediğim gibi endişe ve şiddet yaratan unsurların daha fazla öne çıkabileceği görülmekte.

Tüm bunların yanı sıra, bu yıl bu tarihlere dikkat etmek faydalı olacak:

19 Aralık 11 Ocak
28 Ocak 7 Şubat
10 Mart 1 Mart
21 Nisan 15 Mayıs
4 Haziran, 15 Haziran, 16 Haziran
20 Temmuz, 28 Temmuz
5 Eylül, 22 Ekim 

22 Aralık 2016'da tamamlnadı, 2 Ocak 2017'de yayımlandı.

R. Hakan Kırkoğlu
Tüm hakları saklıdır ve kopyalanamaz.

 

 

 


 

 
Paylaş » 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını FaceBook'ta paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Twitter'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Google'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Delicious'ta paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını Digg'de paylaş 2017'de Türkiye (Extra Versiyon) yazısını MySpace'de paylaş

2021`de Türkiye...
Mevlana:Astrolojik bir portre...
2013`te Türkiye...
Neptün Balık`ta...
2010`da Türkiye...
Kova`da üçlü kavuşum - Melanie...
Satürn-Uranüs Karşıtlığı- Mela...
Barack Obama...
Kollektif Gezegenler...
Çin`in gelecek devrimi...
 
Ekle
Çıkart
e-Posta adresinizi yazın
Copyright © 2003-2024 R.Hakan KIRKOĞLU Bucks - Digital Media Publishing Agency